SABAH STRATEJİSİ
Bir önceki gün Nasdaq endeksinde yaşanan ralli, piyasalarda faiz kaynaklı çalkantının klasik bir düzeltme olduğunun işaretini vermişti. Bu motivasyonla dün de devam eden pozitif risk iştahı bu sabaha taşınıyor. Asya borsalarında belirgin yükselişler var. ABD on yıllık tahvil faizi halen %1,50’nin üzerinde olsa da borsa endeksleri dışında EURUSD, Ons Altın’daki hareketler de piyasaların rahatladığını gösteriyor. Bu fiyatlamalar çerçevesinde Dolar /TL’nin 7,50 seviyesinin altına sarktığını izlerken, BIST100 endeksi güne alıcılı bir görüntüyle başlayabilir ve tarihi zirvesi olan 1.582 seviyesinin üzerinde savrulma yaşayabilir.
MAKROEKONOMİ
ABD’de şubat ayına ilişkin çekirdek TÜFE’nin beklentilerin hafif altında kalmasının da desteğiyle 10 yıllık Hazine tahvili faizlerinin %1,50 seviyesine kadar gerilemesi ve Senato’dan bazı değişikliklerle geçen Biden’ın 1,9 trilyon USD’lik teşvik paketi teklifinin Temsilciler Meclisi’nde dün onaylanmasının etkisiyle ABD hisse senedi borsaları günü Nasdaq’daki hafif düşüş hariç yükselişlerle kapattı. Biden’ın, teşvik paketini cuma günü onaylaması beklenmekte. Bugün ABD’de 30 yıllık tahvil ihalesi izlenecek. Çin öncülüğünde bugün Asya borsalarının da artıda olduğu gözlenmekte.
- Dün şubat ayına ilişkin ılımlı açıklanan ABD TÜFE verileri takip edildi. Aylık %0,4 artarken, yıllık enflasyon ise %1,4’ten son 6 ayın en yükseği olan %1,7’ye yükseldi. Bunda temel etken yükselen petrol fiyatları oldu. Gıda ve enerji grubunu dışlayan çekirdek enflasyon ise aylık %0,1 artarken (beklenti:%0,2 artış), yıllık %1,4 seviyesinden %1,3 seviyesine geriledi. Bu sene halihazırda vaka sayılarındaki düşüş, aşılanma süreci ve yeni teşvik paketinin destekleyeceği talep artışı sonucu ekonomik aktivitenin ivme kazanmasıyla enflasyonda artışlar beklenmekte. Fed ise bu artışların geçici olacağı beklentisi içerisinde fakat bu noktada piyasa beklentileri, 10 yıllık tahvil faizlerindeki yukarı yönlü hareketle gördüğümüz üzere Fed ile şu an için çok uyumlu gözükmemekte. Öte yandan, geçen seneki düşük baz etkisinin ise özellikle mart ayı itibarıyla enflasyon verilerinde geçici yukarı yönlü bir etkiye neden olması beklenmekte.
Yurt dışı tarafta bugün veri takvimine bakıldığında,
ABD tarafında, TSİ 18’de ocak ayına ilişkin JOLTS açılan iş sayısı verisi izlenecek. ABD’de açılan iş sayısının ocakta kısıtlayıcı tedbirlerin devam etmesi ve Biden’ın teşvik paketinin Kongre’deki sürecine odaklanılmasının etkisiyle 6,65 milyon adetten 6,60 milyon adet seviyesine hafif gerilemesi bekleniyor. TSİ 16.30’da 6 Mart haftasına ilişkin yeni işsizlik maaşı başvuruları verisi takip edilecek. ABD’de 27 Şubat haftasına ilişkin yeni işsizlik maaşı başvuruları 9 bin kişilik hafif artışla 745 bin kişi seviyesine yükselmişti. 6 Mart haftasında ise yeni işsizlik maaşı başvurularının 725 bin kişi seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor. Son açıklanan şubat ayı tarım dışı istihdam verisi beklentilerden iyi gelmişti ve istihdamdaki bu görüntünün devam edip etmediği izlenecek. Teşvik paketi bu haftanın verisine etki etmese de kısa ve orta vadede istihdam piyasasında kısmi rahatlama sağlayacaktır.
Avrupa tarafında, piyasaların odak noktasında, TSİ 15.45’te ECB’nin faiz kararı ve TSİ 16.30’da ECB Başkanı Christine Lagarde’ın konuşması olacak. ECB ocak ayındaki toplantısında, faiz oranlarını sabit tutarken, Pandemik Acil Durum Satın Alma Programı’nın (PEPP) toplam 1,85 trilyon Euro’luk miktarında ve Mart 2022’ye kadar uzatılan süresinde değişikliğe gitmemişti. Bugünkü toplantıda ise, piyasa katılımcıları, ECB’nin, faiz oranlarında değişikliğe gitmeyerek, politika faizi olan temel refinansman faizini %0 seviyesinde, mevduat faizini -%0,50 seviyesinde ve marjinal borç verme faizini ise %0,25 seviyesinde sabit tutmasını bekliyorlar. Son dönemde artan tahvil getirileri gündemde olacaktır ve getirileri baskılamak adına beklentiler Pandemi Acil Varlık Alım Programı’nın hızlandırılması yönünde fakat programın büyüklüğünde bir değişiklik beklenmemekte. Ayrıca ECB’nin ekonomik projeksiyonları da izlenecek. Son dönemde bazı ülkelerdeki kısıtlamalardaki artış sebebiyle kısa vadeli büyüme görünümünde aşağı yönlü revizeler olabilir fakat orta vadede herhangi bir değişiklik beklenmemekte. Ek olarak ECB’nin enflasyon tahminlerinde değişiklik yapıp yapmayacağı da takip edilecek.
Ayrıca bugün Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) Aylık Petrol Piyasası Raporu yayınlanacak.
Bugün yurt içinde TCMB; cari denge, rezerv, DTH ve menkul kıymet istatistiklerini paylaşacak.
- Cari işlemler açığı, aralık ayında beklentilerin altında 3,2 milyar USD gerçekleşmişti. 2020 yılında cari açık 36,7 milyar USD gerçekleşmiş, cari açık/GSYH oranı da yaklaşık %5 düzeyinde gerçekleşmişti. 2020 yılında cari dengenin bozulmasında zayıf turizm ve taşımacılık gelirleriyle azalan net hizmet gelirleri, iç talepteki güçlü toparlanma ve dolarizasyon eğilimi sonucu artan altın ithalatının artmasıyla genişleyen dış ticaret açığı ve ikincil gelir dengesinin görece zayıf seyretmesi belirleyici olmuştu. 2020 yılında 36,7 milyar USD olan cari açığın, finansmanına baktığımızda 31,9 milyar USD’si rezervle sağlanmıştı. Diğer yatırımlar ve doğrudan yatırımlar da cari açığın finansmanına katkı vermişti. Ancak portföy yatırımları ve net hata noksan çıkış yönlü hareket sergilemişti.
Bugün yılın ilk cari açık rakamlarını izleyeceğiz. Cari açık öncesi dış ticaret dengesini ve turizm gelirlerini izlemekteyiz. Ocak ayında dış ticaret açığı geçen seneden daha iyi gerçekleşerek 3,04 milyar USD olmuştu. Ocak ayında gelen yabancı sayısı ise yıllık bazda %71,5 düşük kalmıştı bu açıdan net hizmet gelirleri bu ayda baskı altında kalacaktır fakat dış ticaret açığındaki düşüş ile ocak ayında daha az bir cari açık göreceğiz. Piyasa beklentilerine baktığımızda ocak ayında cari açığın 1,5 milyar USD olması yönünde. Böylece yıllık cari açığın 36,7 milyar USD seviyesinden 36,2 milyar USD’ye gerilemesi beklenmekte, verilerde revize olmazsa Eylül 2019’dan bu yana ilk kez yıllık kümülatif cari dengenin iyileştiğini görüyor olacağız.
- Yurt içi yerleşiklerin dolarizasyon hareketine BDDK’nın yayınladığı günlük verilerden de bakıyoruz ve martın ilk haftasında toplam DTH miktarı 2,53 milyar USD azaldı. 3 haftadır DTH’larda düşüş görmekteyiz. Bireysel DTH’lar bir önceki haftada gördüğümüz yatay seyir sonrası 5 Mart haftasında 2,01 milyar USD azaldı. Kurumsal DTH’lar ise bir önceki haftadaki 2,1 milyar USD düşüş sonrası 5 Mart haftasında -0,52 milyar USD azaldı. Toplam YP mevduatın toplam mevduat içerisindeki oranı (dolarizasyon oranı) %54,5’ten %55 seviyesine yükseldi. Kredilerde ise kur etkisinden arındırdığımızda haftalık bazda azalış görmekteyiz. TL kredilerde haftalık %0,06 artış ,YP kredilerde haftalık %0,44 düşüş, toplam kredilerde ise kur etkisinden arındırılmış olarak haftalık %0,11 düşüş görmekteyiz.
- TCMB Analitik bilanço verilerine göre 5 Mart haftasında net ve toplam rezervin azaldığını hesaplamaktayız. TCMB Analitik Bilanço verisine göre 5 Mart haftasında TCMB dış varlıkları 3,6 milyar USD azaldı. Bunun neticesinde toplam rezervin 91,7 milyar USD seviyesine gerilediğini tahmin ediyoruz. Bankaların TCMB’de tuttukları döviz mevduatı ise haftalık bazda 1,2 milyar USD azaldı. Toplam rezervdeki değişimden bankaların TCMB’de tuttukları döviz mevduatı çıkardığımızda net rezervdeki değişime yaklaşık ulaşıyoruz. Buna göre net uluslararası rezervin 13,9 milyar USD seviyesinden 11,5 milyar USD seviyesine gerilediğini öngörmekteyiz. Ayrıca 5 Mart haftasında TCMB’nin swap stoku sınırlı azalış görülmekte. Sene başından beri TCMB’nin swap stokundaki azalma ise 3,7 milyar USD oldu.
İş gücü piyasasındaki gelişmeleri daha iyi takip edebilmek amacıyla TÜİK yeni düzenlemelere gitti.
İş gücü istatistikleri üçer aylık hareketli ortalamalar ile aylık olarak yayımlanmaktaydı, dünkü ocak ayı verisiyle birlikte AB ülkeleri ile eş zamanlı olarak Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) kararlarına ve ilgili AB tüzüğüne uyum sağlamak amacıyla yeni düzenlemelere gidilmiştir. Ortalamalar yerine bağımsız aylık tahminlere ilişkin sonuçlar paylaşılırken, iş gücü piyasasındaki gelişmeleri daha iyi takip edebilmek amacıyla, istihdam ve işsizliğe ek olarak zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl iş gücü oranı, zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı, potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı gibi tamamlayıcı göstergeler paylaşılmıştır.
Tanımlardaki değişikliklerle birlikte toplam istihdamda farklılıkların oluştuğu görülmektedir, bu değişiklik 2020 yılının ilk yarısında toplam istihdamda yaklaşık 60 bin kişi azalmaya neden olurken, bu azalma 2020 yılının ikinci yarısında yaklaşık 200 bin kişi oldu.
Neticede ocak ayında, işsizlik oranları arasındaki ayrışma ve kısıtlamalara karşın hizmet ve tarım istihdamındaki artış dikkat çekti. İşsizlik oranı %13 seviyesinden %13,4 seviyesine çıktı, mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı ise istihdamdaki artışla birlikte %12,6 seviyesinden %12,2 seviyesine geriledi. Arındırılmış istihdam oranı ve iş gücüne katılım oranı, salgın öncesi döneme yaklaştı ve istihdam oranı %43,8 seviyesinde gerçekleşerek aralık ayına göre 1,2 puan artış kaydetti. İş gücüne katılım oranı da %49,9 ile Şubat 2020’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2021 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre 0,7 puan artarak %29,1 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %19,7 iken, potansiyel iş gücü ve işsizlerin bütünleşik oranı %22,5 olarak gerçekleşti.
2021 yılı Ocak ayı verileri ise kısıtlamalara karşın hizmet sektöründe aylık 451 bin kişilik güçlü bir artışa işaret ediyor. Tarım istihdamı da 366 bin kişilik artışla hizmet istihdamını izliyor. Sanayi üretimindeki olumlu performansın yılın ilk iki ayında sürdüğü gözlense de 14 bin kişiyle istihdama katkısının sınırlı kaldığı görülüyor. İnşaat istihdamı ise 9 bin kişilik azalışa işaret ediyor.
ŞİRKET HABERLERİ
Alarko Holding (ALARK, Pozitif): Holding’in 4Ç2020 ana ortaklık net dönem karı 542,2mn TL ile 306mn TL olan ortalama piyasa beklentisinin oldukça üzerinde gerçekleşmiştir. Şirket bir önceki yılın aynı döneminde 46,1mn TL ana ortaklık net dönem karı kaydetmişti. Satış gelirleri son çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %16,5 oranında azalan Şirket’in brüt karı ise maliyetlerdeki daha hızlı düşüşe bağlı olarak %6,4 oranında azalarak 73,8mn TL’ye gerilemiştir. Aynı dönemde operasyonel giderler %11,4 oranında artarken, diğer faaliyetlerden 4Ç2019’da kaydedilen 55,5mn TL’lik gelire karşın 4Ç2020’de 65,3mn TL gider kaydedilmiştir. Böylece 22,9mn TL faaliyet zararı oluşmuştur. Diğer taraftan yatırım faaliyetlerinden gelirler 4Ç2019’daki 25,3mn TL’den 4Ç2020’de 80mn TL’ye yükselirken, özkaynak yöntemiyle değerlenen yatırımlardan 4Ç2019’deki 29,3mn TL’lik gidere karşın, kurlardaki geri çekilmenin de olumlu katkısıyla 4Ç2020’de 431,4mn TL gelir kaydedilmiş ve bu durum karın yüksek gerçekleşmesinde ana etken olmuştur. Buna ilaveten finansman gideri 16,9mn TL’den 4mn TL’ye gerilerken, 54,4mn TL de vergi geliri kaydedilmiş ve böylece ana ortaklık net dönem karı 542,2mn TL’ye ulaşmıştır.
Son çeyrekteki yüksek kar rakamıyla birlikte Şirket’in 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı 802mn TL’ye ulaşmıştır. Şirket’in 2019 yılı ana ortaklık net dönem karı 384,8mn TL idi.
Alcatel (ALCTL, Sınırlı Negatif): Şirket 4Ç2020’de 19,4mn TL net dönem zararı açıklamıştır. Şirket 2019’un aynı döneminde ise 32,5mn TL net dönem zararı kaydetmişti. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2020’de 4Ç2019’a göre %22,2 oranında artarak 310,7mn TL’ye yükselirken, brüt kar 3,2mn TL olmuştur. 4Ç2019’daki brüt zarar 1mn TL idi. Alcatel’in operasyonel giderleri aynı dönemde %6,4 oranında artmış ve 12,7mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden de 37,2mn TL gider kaydedilmesinin ardından faaliyet zararı 46,7mn TL’yi göstermiştir. 4Ç2019’daki faaliyet zararı 30,6mn TL idi. Yatırım faaliyetlerinden 1,5mn TL gelir kaydedilmiştir. Böylelikle finansman öncesi zarar 45,5mn TL olmuştur. 4,6mn TL’lik finansman giderleri ile 30,7mn TL’lik vergi geliri sonrasında net dönem zararı 19,4mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir.
Son çeyrekte açıklanan net dönem zararına karşın 2020 yılı net dönem karı 20,5mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir. 2019 yılındaki net dönem zararı 29mn TL idi.
Bera Holding (BERA, Pozitif): Şirket 4Ç2020’de 173,6mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştır. Şirket 2019’un aynı döneminde ise 36,3mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydetmişti. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2020’de 4Ç2019’a göre %6,3 oranında artarak 616,1mn TL’ye yükselirken, brüt kar %30,9 oranında artarak 155,5mn TL’ye çıkmıştır. Şirket’in brüt kar marjı ise %25,2 olarak gerçekleşmiştir. 4Ç2019’daki brüt kar marjı %20,5 idi. Bera Holding’in operasyonel giderleri aynı dönemde %16 oranında artmış ve 91,6mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden de 5,7mn TL gelir kaydedilmesinin ardından faaliyet karı 69,6mn TL’yi göstermiştir. 4Ç2019’daki faaliyet karı 47,8mn TL idi. Faaliyet karı marjı ise 3 puan artışla %11,3’ü göstermiştir. Yatırım faaliyetlerinden 205,4mn TL gelir kaydedilmiştir. Bu kalemde Konya Kağıt ile Golda Gıda aktifinde yer alan yatırım amaçlı gayrimenkullerden satış karı etkili olmuştur. Böylelikle finansman öncesi kar 275mn TL olmuştur. Diğer yandan, Şirket’in net finansman gideri yıllık %16,1 azalarak 55mn TL’ye gerilemiştir. 31,8mn TL’lik vergi gideri sonrasında ana ortaklık net dönem karı 173,6mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir.
Son çeyrekte açıklanan net dönem karıyla birlikte 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı 352,3mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir. 2019 yılındaki ana ortaklık net dönem karı 26,9mn TL idi.
Gübre Fabrikaları (GUBRF, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 4Ç2020 ana ortaklık net dönem karı 108,1mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket bir önceki yılın aynı döneminde 87,1mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydetmişti. Satış gelirleri son çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %63,4 oranında artan Şirket’in brüt karı ise maliyetlerdeki görece daha düşük artışa bağlı olarak %139, oranında artarak 318,9mn TL’ye yükselmiştir. Aynı dönemde operasyonel giderler %6,8 oranında azalırken, diğer faaliyetlerden 4Ç2019’da kaydedilen 56,1mn TL’lik gidere karşın 4Ç2020’de kurlardaki çekilme kaynaklı 153,1mn TL gelir kaydedilmiştir. Böylece 317,8mn TL faaliyet karı oluşmuştur. 4Ç2019’da 88,2mn TL faaliyet zararı kaydedilmişti.
Son çeyrekteki yüksek kar rakamıyla birlikte Şirket’in 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı 262,1mn TL’ye ulaşmıştır. Şirket 2019 yılında 149,7mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydetmişti.
Ülker Bisküvi (ULKER, Sınırlı Pozitif): Şirketin 2020 yılı son çeyrek ana ortaklık net dönem karı 287mn TL ile hem bizim tahminimiz olan 224mn TL’nin hem de piyasanın tahmini olan 214mn TL’nin bir miktar üzerinde gerçekleşmiştir. Tahminimizdeki sapmada satış gelirlerinin beklentimizden daha iyi gerçekleşmesi etkili olmuştur. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde ise şirket 255,8mn TL kar açıklamıştı. Şirketin satış gelirleri 4. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %23,5 oranında artmış ve 2.651mn TL olmuştur. Satışların maliyeti ise aynı dönemde %24,5 oranında artmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar %20,9 oranında artarak 717,9mn TL’ye yükselmiştir. Brüt kar marjı ise 0,6 puan gerileyerek %27,1 olmuştur. Operasyonel giderler ise geçen senenin aynı dönemine göre %9,9 artmış ve 328,1mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden 25,1mn TL gider yazan şirketin faaliyet karı geçen yılın aynı dönemine göre %14,3 oranında artarak 364,6mn TL olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde yatırımlardan 316,3mn TL gider ve finansman tarafında net 368,9mn TL gelir kaydedilmiştir. 82,4mn TL vergi gideri sonrası 4. çeyrekte ana ortaklığa düşen net dönem karı 287mn TL olmuştur.
4. çeyrek karıyla birlikte şirketin 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı 2019’a göre %2,0 artışla 1.016mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir.
Ayrıca Şirket Yönetim Kurulu hisse başına brüt 0,8088 TL kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Son hisse kapanış fiyatına göre temettü verimi %3,4 olarak hesaplanmaktadır.
Aksigorta (AKGRT, Pozitif): Şirket’in 2021 Şubat ayındaki toplam prim üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre %37 oranında artarak 430,8mn TL’ye yükselmiştir. Kara araçları sorumluluk hariç toplam üretim ise aynı dönemler itibarıyla %37 oranında artarak 276mn TL olmuştur. Diğer yandan, şubat ayı prim üretimi ile beraber Şirket’in 2021 Ocak – Şubat dönemi prim üretimi yıllık %26 oranında artarak 1.008mn TL’ye yükselmiştir. Kara araçları sorumluluk hariç toplam üretim ise yıllık olarak %25 oranında artmış ve 686,7mn TL olmuştur.
Deva Holding (DEVA, Nötr): İsviçre’de beşeri ilaçların satış ve dağıtımını yapmak üzere kurulan şirket bağlı ortaklığı Devatis AG’nin 100bin İsviçre Frangı olan sermayesi 300bin İsviçre Frangı artırılarak 400bin İsviçre Frangına çıkarılmıştır. Şirket, Devatis AG’nin %100’üne sahip olduğundan 300bin İsviçre Frangının tamamı şirket tarafından ödenmiştir.
Good-Year (GOODY, Sınırlı Pozitif): Şirket Yönetim Kurulu hisse başına brüt 0,3833 TL (net 0,3258) kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Son hisse kapanış fiyatına göre temettü verimi %4,2 olarak hesaplanmaktadır.
Migros (MGROS, Sınırlı Pozitif): Şirketin 01.02.2021 tarihli açıklamasında, Kuzey Makedonya’da faaliyet göstermekte olan bağlı ortaklığı Ramstore Macedonia DOO’nın %99 hissesine sahip olan, bağlı ortaklığı Ramstore Bulgaria EAD’nın %100 hissesinin CITY PLAZA DOO Skopje’ye satışı için görüşmelere başlandığı ve alıcı ile Şirket arasında söz konusu satışa ilişkin bir ön sözleşme imzalandığı duyurulmuştu. Konuya ilişkin 09.03.2021 tarihli hisse devir sözleşmesinin imza süreci tamamlanmış olup, işlem bedeli vergiler hariç 39,2mn EUR olarak belirlenmiştir. Bağlı ortaklığın satışından elde edilecek söz konusu tutarın Şirketin borçluluğunun azaltılmasında kullanılması planlanmaktadır.
SEKTÖR HABERLERİ
Akaryakıt: 11/03/2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere; motorinde 22 kuruş/litre Fiyat artışı gerçekleşmiş olup, artış mevcut uygulama olan Eşel Mobil Sistemi gereği ÖTV’den karşılandığından pompa fiyatlarına yansımayacaktır.
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
İzmir Demir Çelik (IZMDC, Pozitif): Şirketin 2020 yılı son çeyrek ana ortaklık net dönem karı 201,5mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket bir önceki yılın aynı döneminde ise 151,3mn TL ana ortaklık net dönem zararı açıklamıştı. Şirketin satış gelirleri 4. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %70,8 oranında artmış ve 1.714mn TL olmuştur. Satışların maliyeti ise aynı dönemde %63,3 oranında artmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar 24,4mn TL’den 114,8mn TL’ye yükselmiştir. Diğer faaliyetlerden 24mn TL gelir yazan şirketin faaliyet karı geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %96,8 oranında artmış ve 156mn TL olarak gerçekleşmiştir. Yatırımlardan 7,4mn TL gider ve finansman tarafında 4Ç2019’daki 179mn TL’lik gidere karşın 4Ç2020’de net 147,4mn TL gelir kaydedilmiştir. 87,6mn TL vergi gideri sonrası 4. çeyrekte ana ortaklığa düşen net dönem karı 201,5mn TL olmuştur.
4. çeyrek yüksek kar rakamına karşın şirket 2020 yılını 455,7mn TL ana ortaklık net dönem zararı ile kapamıştır. Şirket 2019 yılında 523,3mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydetmişti.
Kerevitaş Gıda (KERVT, Pozitif): Şirketin 2020 yılı son çeyrek ana ortaklık net dönem karı 320,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde ise 24,6mn TL kar açıklamıştı. Şirketin satış gelirleri 4. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %44,3 oranında artmış ve 895,4mn TL olmuştur. Satışların maliyeti ise aynı dönemde %41,9 oranında artmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar %51,5 oranında artarak 233,8mn TL’ye yükselmiştir. Operasyonel giderler ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %17,3 oranında artmış ve 91,2mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden 13,4mn TL gelir yazan şirketin faaliyet karı 156mn TL olarak gerçekleşmiştir. Yatırımlardan 63,6mn TL ve finansman tarafında da net 204mn TL gelir kaydedilmiştir. Şirket’in Yıldız Holding A.Ş.’ye olan uzun vadeli ticari olmayan diğer borçlarında sendikasyon kredisi dahilinde gerçekleştirilen tadil sözleşmesi çerçevesinde anlaşılan faiz oranı ile piyasada geçerli olan faiz oranları arasında oluşan olumlu farka istinaden 233,3mn TL gelir, TFRS 9 uyarınca, finansman gelirleri altında muhasebeleştirilmiş ve buna bağlı olarak son çeyrekte 204mn TL net finansman geliri kaydedilmiştir. Böylece, 84,1mn TL vergi gideri sonrası 4. çeyrekte ana ortaklığa düşen net dönem karı 320,4mn TL olmuştur.
4. çeyrek karıyla birlikte şirketin 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı 415,7mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir. Şirket 2019 yılında 137,8mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştı.
FAİZ PİYASALARI
Çarşamba günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %17 seviyesinde değişmeyerek yatay seyretti. TCMB toplamda piyasayı 361 milyar TL ile haftalık repo ihalelerinden karşılanacak şekilde fonladı ve tüm fonlama haftalık repo ihaleleriyle sağlandı. TCMB sadeleşme politikasıyla uyumlu olarak dün 58 milyar TL’lik (%17’den, 7 gün vadeli) haftalık repo ihalesi açtı ve diğer kanallardan fonlama yapılmadı.
ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi dün güne %1,53 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,50-%1,57 bandında hareketin ardından, %1,52 seviyesinden günü kapattı.
Yurt içi tahvil piyasasında, dün verim eğrisi genelinde faizlerde sınırlı değişimlerle görece yatay hareket gözlendi. Bu kapsamda, kısa vadeli tarafta faizlerde 10 baz puana yaklaşan düşüşler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta ise faizlerde 5 baz puana varan değişimler görüldü.
Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi