SABAH STRATEJİSİ
Ekim ayında güçlü gelen üçüncü çeyrek finansalların sürüklediği ABD borsaları, cuma günü de yükselişlerini sürdürerek haftayı rekor seviyede tamamladı. Bu haftaya başlarken de pozitif hava devam ederken, ABD vadelileri %0,2 civarında yükselişte. Veri açısından yoğun geçecek haftada çarşamba günkü Fed toplantısı öne çıkıyor. Varlık alımı azaltımı zamanlamasının bu toplantıda netleşmesi beklenirken, basın toplantısında Powell’ın faiz konusundaki açıklamaları önemli olacak. Piyasalardaki agresif fiyatlamalar nedeniyle Fed’in “daha az güvercin” olabileceği beklentileri ağırlık kazanmış durumda ki Dolar haftaya yükselişle başlıyor. Gelişmekte Olan Ülke para birimlerinde de kısmi baskı gözleniyor. TL ise hafif yükseliş kaydederek pozitif ayrışıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Biden’ın G20 Zirvesi’nde yaptığı görüşme, TL’de etkisini gösterdiği söylenebilir. Diyalog sürecinin sürmesi açısından görüşmenin TL varlıklara olumlu etkisi sürebilir ve BIST100 endeksi de güne alıcılı bir görüntü ile başlayabilir. Ancak önceden yaşanan fiyatlamalar nedeniyle etki sınırlı kalabilir. Bununla birlikte, endekste TCMB kararı sonrasında yaşanan sert yükseliş ardından, sanayi ve enerji santralleri doğalgaz tarifelerine yapılan yüksek zam ile birlikte bir süredir gündemde olsa da zincir marketlere verilen cezalar da dikkate alındığında endeks yükselmekte zorlanabilir. Bu kapsamda, olası yükselişlerde BIST100 endeksi 1.530 direncine takılabilir.
MAKROEKONOMİ
Perşembe günü TCMB tarafından yılın son Enflasyon Raporu yayınlandı. TCMB, 2021 yıl sonu enflasyon tahminini %14,1 seviyesinden %18,4 (%17,3-%19,5 tahmin aralığı) seviyesine çekti. Enflasyon eylülde %19,58 seviyesinde bulunuyor, piyasa katılımcıları ekimde enflasyonun kur geçişkenliği, hizmet sektörüne yönelik KDV indiriminin sona ermesi, sigara ve akaryakıta zamlar nedeniyle %20 seviyesini aşabileceğini değerlendiriyor ve yılın geri kalanında da önemli bir yavaşlama beklemiyor. TCMB’nin enflasyon patikası da ekimde yükseleceğine, sonra kısmi yavaşlamaya işaret ediyor. TCMB, 2022 yıl sonu enflasyon tahminini %7,8’den %11,8 seviyesine çekti (Orta noktası %11,8 olmak üzere %9,6-%14 tahmin aralığı).
Son PPK karar metninde yıl sonuna kadar faiz indirimlerinde sınırlı alan kaldığı vurgulanmıştı. TCMB Başkanı Kavcıoğlu önümüzdeki faiz kararlarına ilgili teknik ekibin yaptığı çalışma sonucu karar vereceklerini ve geçici unsurların ne kadar imkan sağlayacağını göreceklerini belirtti. Başkan, dikkat çekici olarak cari açık ve enflasyon ilişkisine vurgu yaptı. Cari açığın kapanmasının üretimin ve ihracatın artmasına bağlı olduğunu, cari açıktaki iyileşme ile fiyat istikrarının sağlanacağını vurguladı. Son dönemdeki döviz kuru gelişmelerine ilişkin ise kur artışıyla cari açığı kapatmak gibi bir hedefleri olmadığını söyledi. Uyguladıkları politika ile kurda dengelenmenin olacağını belirtti. Enflasyonla ilgili hedeflerinden vazgeçmiş olmadıklarını ve temel hedeflerinin enflasyonu düşürmek olduğunu belirtti. Uygulanmakta olan sıkı para politikasının ticari kredilerde öngörülenin ötesinde daraltıcı etki yapmaya başladığını ve faiz indirimlerinin zaman içerisinde ticari krediler faizlerini de aşağı yönlü etkilemesini beklediğini ve kredi büyümesindeki artışla sabit sermaye yatırımlarının da destekleneceğini belirtti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre gelen yabancı ziyaretçi sayısı yaz mevsiminin geride kalmasıyla eylül ayında aylık %11,8 düşerken, yıllık bazda ise %59,5 arttı. Bu açıdan cari dengedeki net hizmet gelirlerinin aylık bazda gerilemesi fakat yıllık bazdaki güçlü artışın etkisiyle net hizmet gelirlerinin kümülatif bazdaki artışının sürmesi olası gözükmekte.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın önümüzdeki Kasım 2021-Ocak 2022 dönemine ilişkin iç borçlanma stratejisinde, kasım ayı borçlanma hedefi 7 milyar TL aşağı çekilerek 15 milyar TL, aralık ayı borçlanma hedefi de 7,8 milyar TL aşağı çekilerek 14 milyar TL olarak güncellendi. Stratejiye göre, kasım ayında 11 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık 15 milyar TL iç borçlanma hedefleniyor. Aralık ayında 20,5 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık 14 milyar TL iç borçlanma planlanıyor. Ocak ayında ise 44,8 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık 46,2 milyar TL iç borçlanma öngörülüyor. Bir önceki ayki strateji dokümanında yer alan borçlanma takvimi ile yenisi kıyaslandığında 4 yıl vadeli TÜFE’ye endeksli devlet tahvilinin ve 10 yıllık sabit kuponlu devlet tahvilinin çıkarıldığı görülmekte. Ayrıca yurt içinde ihraç edilen döviz cinsi stok miktarının azaltılması stratejisi kapsamında itfası gelen yurt içinde ihraç edilen döviz cinsi senetler yerine borçlanma yapılmayacağı belirtilmekte.
Perşembe günü son PPK toplantısına ilişkin özetler yayınlandı.
Enflasyon:
- Eylül ayında enflasyondaki artışta hizmet ve enerji fiyatlarının belirleyici olduğu, B ve C endekslerinin yıllık enflasyonları yükselirken eğilimlerinin bir miktar gerilediği,
- Piyasa Katılımcıları Anketi’ne göre enflasyon beklentilerinin yükseldiği,
- Uluslararası emtia fiyatları, tedarik zincirinde devam eden sorunlar ve yurt içi enerji sektöründeki gelişmelerin ÜFE üzerinde etkili olduğunun görüldüğü,
Küresel Görünüm:
- Küresel ölçekte aşılamaya rağmen varyantların aşağı yönlü riskleri canlı tuttuğu,
- Küresel talepteki toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, arz kısıtları, taşımacılık maliyetlerindeki artışın küresel enflasyonu arttırdığı, tarımsal emtia ihracatçısı ülkelerde yaşanan iklim koşullarının küresel gıda fiyatlarına olumsuz yansıdığı, gelişmiş ülke Merkez Bankaları’nın küresel enflasyondaki artışın büyük ölçüde geçici olacağını değerlendirdiği,
Büyüme, Cari Denge ve İstihdam:
- Yurt içinde ekonomik faaliyetin dış talep kaynaklı güçlü seyrettiği, sanayi üretimindeki temmuzda arızi nedenlerden kaynaklanan düşüşü ağustosta telafi ettiği, bu dönemde imalat sanayi firmalarının yatırım eğilimlerinin güçlendiği,
- Aşılamanın genele yayılmasının iktisadi faaliyetin daha dengeli sürmesine olanak sağladığı,
- Sıkı para politikasının ve olumlu dış talep koşullarının cari dengeyi olumlu etkilediği, mevsimsellikten arındırılmış altın hariç ihracat ve ithalatın kısmi bir düzeltme hareketi yaptığı, turizm gelirlerinin toparlanma eğiliminin belirgenleştiği, ihracattaki artış eğilimiyle yılın geri kalanında kümülatif cari dengedeki iyileşmenin sürmesinin beklendiği, cari dengedeki iyileşme eğiliminin fiyat istikrarı açısından önem arz ettiği,
Para Politikası:
- Enflasyondaki artışta geçici unsurların etkili olduğu, güçlü parasal sıkılaştırmanın ticari kredilerde ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin devam ettiği, parasal duruşun sıkılığının ticari krediler üzerinde öngörülenin üstünde daraltıcı etki yaptığı, bireysel kredilerin ılımlı seyre dönmesi için uygulanan makroihtiyati tedbirlerin olumlu etkilerinin görülmeye başlandığı,
- Bu çerçevede politika faizinde 200 baz puan indirim yapıldığı fakat arızi unsurlardan kaynaklı politika faizinde yapılan aşağı yönlü düzeltme için sınırlı alan kaldığı,
- Sürdürülebilir finans uygulamalarının uzun vadeli bir politika olarak desteklenme kararı alındığı belirtildi.
Türkiye piyasaları tatil iken yurt dışı veri takvimi oldukça yoğundu.
ECB beklentilerle uyumlu olarak faizlerde ve varlık alım programında bir değişiklik yapmadı. PEPP’in daha ılımlı hızda ve en azından Mart 2022’ye kadar devam edeceği vurgulandı. Aralık ayında ise varlık alım programı ile ilgili değişiklik beklenmekte. Toplantı sonrası konuşan ECB Başkanı Lagarde ise enerji fiyatlarındaki artışa vurgu yaparak enflasyonun kısa vadede yükseleceğini fakat enflasyonu etkileyen geçici unsurların hafiflemesiyle önümüzdeki yıl düşeceğini belirtti. Aralık ayında ise ECB’nin salgın dönemindeki acil tedbirleri azaltması beklenmekte.
Almanya’da TÜFE aylık %0,5 artarken, yıllık bazda 1993’ten beri görülen en yüksek seviye olan %4,5’e yükseldi. Bunda temel etken enerji fiyatlarındaki yıllık %18,6’lık artış oldu.
- Euro Bölgesi tüketici güveni öncü verilerle uyumlu geldi ve ekim ayında -4,8’den -4’e yükseldi fakat negatif bölgede kalmaya devam etti. Tüketicilerin enflasyonist beklentilerine ilişkin alt endeks ise 1993’den beri en yüksek seviyeye işaret etti.
ABD’de ekim ayı Michigan Ünversitesi tüketici güven endeksi 72,8’den 71,7’ye geriledi. Hem cari durum hem de beklentiler kötüleşmekte. Enflasyon beklentileri de yüksek seyrini korumakta. Veriye Delta varyant vaka sayılarındaki azalış olumlu etki ederken, enflasyon ve Biden’ın ekonomi politikalarına güvenin azalması tüketici güveninde yükselişi engellemekte.
ABD’de eylül ayında kişisel gelirler, federal ek yardımların sona ermesinin de etkisiyle %1 azalmasına rağmen kişisel harcamalar %0,6 arttı. Tasarruf oranı ise %9,2’den %7,5’e geriledi. Fed’in enflasyon göstergesi olarak izlediği PCE deflatör ise %4,2’den %4,4’e yükselerek fiyat baskılarının devam ettiğini gösterdi. Çekirdek PCE deflatör ise %3,6 ile yatay seyretti.
Arz sıkıntıları ve Delta varyant, ABD’nin 3. çeyrek büyümesinde etkili oldu ve ABD büyümesinde momentum kaybına neden oldu. 3. çeyrekte yıllıklandırılmış bazda büyüme %2’ye geriledi. Geçen çeyrek büyüme %6,7’ydi. Bunda temel etkenlerden biri tüketici harcamalarındaki düşüş oldu. Tüketim harcamaları %1,6 artarken, geçen çeyrek bu rakam %12 artmıştı. Ayrıca işletme yatırımları da bir önceki çeyreğe göre yavaşladı. Bu çeyrekte büyümeye stoklardaki artış katkı sunarken, net ihracat ise büyümeye aşağı yönlü etki etti.
Euro Bölgesi ise üçüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre %2,2 büyüdü. Tedarik zincirindeki sıkıntılar ve enflasyon tarafı toparlanma üzerinde baskı oluştururken, bu dönemde güçlü iç ve dış talep büyümeyi destekledi. Bölgenin en büyük ekonomisi Almanya çeyreklik bazda %1,8, Fransa ise %3 büyüdü.
Bu haftanın veri takvimine baktığımızda,
- ABD’de bu hafta çarşamba günkü Fed toplantısı ön plana çıkmakta. Varlık alımı azaltımı zamanlamasının bu toplantıda netleşmesi beklenmekte. Daha önce varlık alımı azaltımı için kasım veya aralık ayı işaret edilmişti. Önceki toplantıda nokta grafik önümüzdeki sene için faiz artırımı bekleyen üye sayısının arttığını göstermişti. Son dönemde piyasa katılımcılarının yanı sıra bazı Fed üyelerinden daha fazla faiz artırımı beklediklerine dair mesajlar gelmekte. Bu açıdan toplantıda buna yönelik mesajlar da önemli olacaktır. Veri gündeminde ise hafta boyunca istihdam piyasasına yönelik istatistikler izlenecek. Çarşamba günü ekim ayı ADP özel sektör istihdamı, perşembe günü haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve cuma günü ise ekim tarım dışı istihdam verisi izlenecek. ABD ADP özel sektör istihdamı eylül ayında beklentilerin üstünde 568 bin kişi artmıştı. Salgın sonrası verilerde ADP ile tarım dışı istihdam verisinin farklı hareket ettiğini sıkça görmekteydik. Tarım dışı istihdam ADP’nin aksine beklentilerin altında kalarak 194 bin kişi artmıştı. Geçen haftaki haftalık işsizlik maaşı başvuruları da 281 bin kişi oldu ve salgın sonrası en düşük seviye gerçekleşti. Ekim ayı boyunca 300 bin kişi altında seyrederek istihdam piyasasına ilişkin olumlu sinyal verdi. Bu açıdan ekim ayında istihdam artış hızında artış görebiliriz. Ayrıca ekim ayı ortalama saatlik kazanç ve işsizlik oranı da izlenecek. Eylülde ücretler yıllık bazda %4,6’ya yükseldi, ki salgın öncesi %3 civarındaydı. Bu veri de enflasyonist beklentiler açısından önemli olacaktır. Ayrıca bugün ekim ayı IHS Markit imalat sektörü, ISM imalat PMI ve çarşamba günü ise IHS Markit Hizmet PMI ile ISM imalat dışı PMI verileri takip edilecek. Öncü verilere göre imalat PMI ekim ayında devam eden tedarik sorunları ve iş gücü kısıtları nedeniyle hafif düşüşle 60,7’den 59,2 seviyesine gerilemiş, bununla birlikte güçlü büyüme bölgesindeki seyrini sürdürmüştü. Hizmet PMI ise, imalat PMI’ın aksine 54,9’dan 58,2 seviyesine yükselerek hizmet sektöründe büyümenin hızlandığına işaret etmişti. Ayrıca çarşamba günü eylül ayı fabrika sparişleri ve perşembe günü dış ticaret verileri açıklanacak. ABD dış ticaret açığı ağustosta 73,3 milyar USD’ye yükselmişti. Veride Çin ile olan dış ticaret açığındaki artış dikkat çekmişti. Önümüzdeki dönemde Çin ile olan dış ticaret açığı gündemdeki yerini alabilir.
- Avrupa tarafında, Euro Bölgesi’nde yarın ekim ayı imalat PMI ve perşembe günü hizmet PMI verileri açıklanacak. Avrupa’da ekim ayında bölge genelinde devam eden arz sıkıntılarının yanında enerji tedarikindeki sorunlar ve enerji fiyatlarındaki dalgalanma ve artan maliyetlerin de etkisiyle imalat ve hizmet PMI’larda kısmi düşüşler görülmüş ancak güçlü genişleme bölgesindeki seyirlerini sürdürmüşlerdi. Öncü verilere göre imalat PMI Almanya’da 58,4’ten 58,2’ye, Fransa’da 55’ten 53,5’e, Euro Bölgesi’nde 58,6’dan 58,5’e hafif gerilerken, hizmet PMI’lar Almanya’da 56,2’den 52,4’e, Euro Bölgesi’nde 56,4’ten 54,7’ye gerilemiş, Fransa’da 56,2’den 56,6’ya yükselmişti. Perşembe günü Almanya eylül ayı fabrika siparişleri ve Euro Bölgesi ÜFE, cuma günü ise Almanya eylül ayı sanayi üretimi ve Euro Bölgesi perakende satışlar verileri takip edilecek. Ağustos ayı verilerinde global tedarik zincirindeki sıkıntıların yansımasını verilerde belirgin şekilde görmüştük. Almanya’da sanayi üretimi %4 düşerken, yıllık büyüme hızı da %6’dan %1,7’ye gerilemiş, fabrika siparişleri ise aylık %7,7 düşmüştü. Süregelen arz tedarik sıkıntıları ve çip sıkıntısının verilerde eylülde olumsuz etkilerini görmeye devam edebiliriz. Ağustos ayında Euro Bölgesi’nde ÜFE aylık %1,1 gelmiş, yıllık bazda %13,4’e yükselmişti. İngiltere’de ise perşembe günü BoE toplantısı odak noktasında olacak. Bu toplantıda büyüme tarafında kısmi sıkıntılar olmasına rağmen enflasyondaki görünümle faiz artırımına gitmesi beklenmekte. Ayrıca bugün ekim ayı imalat PMI ve çarşamba günü ise hizmet PMI verileri izlenecek. Öncü verilere göre imalat PMI İngiltere’de ise 57,1’den 57,7 seviyesine ve hizmet PMI da 55,4’ten 58 seviyesine yükselmişti.
- Asya tarafında ise veri gündemi sakin. Çarşamba günü ekim ayı Çin Caixin hizmet sektörü PMI ve perşembe günü Japonya hizmet sektörü PMI izlenecek. Salı günü ise Avustralya Merkez Bankası toplantısı bulunmakta. Daha öncesinde diğer gelişmiş ülke merkez bankalarının aksine 2024’e kadar faiz arttırmaması bekleniyordu fakat cuma günü tahvil faizlerindeki artış ile getiri eğrisi hedefine ilişkin kuşkular arttı. Buna yönelik mesajlar önemli olacaktır.
Yurt içinde bugün ekim ayı imalat sektörü PMI, çarşamba günü ekim ayı enflasyon, perşembe günü ekim ayı reel efektif döviz kuru ve cuma günü ekim ayı Hazine nakit dengesi verileri takip edilecek.
Eylül ayında ISO imalat PMI, 54,1’den 52,5’e gerilemiş fakat imalat sektörünün büyümeye devam ettiğini göstermişti. Raporda yeni siparişlerde artış olduğu, yeni siparişlerin istihdamı desteklediği belirtilirken, tedarik zincirindeki sıkıntılar nedeniyle firmaların girdi stoklarını artırdığı, teslimat sürelerinin ise artmaya devam ettiği belirtilmekteydi. Ayrıca ham madde fiyat artışları ve döviz kuru gelişmelerinin girdi maliyetlerini artırdığı ve bunun da satış fiyatlarına yansıdığı raporda yer almaktaydı.
- Elektrik tüketimi ekim ayında düşerek tarihsel ortalamasına yakınsadı, ekim ayı reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı ise sınırlı düştü, günlük ihracat verilerine göre ihracat ise güçlü seyrini sürdürdü, bu açıdan ekimde imalat PMI rakamında düşüş beklemekle birlikte eşik seviyeninin üzerinde kalmasını beklemekteyiz.
Eylül ayında TÜFE, aylık %1,25 artışla beklentiler doğrultusunda gelerek yıllık %19,25 seviyesinden %19,58 seviyesine yükselmişti. Nisan-ağustos döneminde tarihsel ortalamasının üzerinde seyreden gıda fiyatları eylülde hız keserken, konut ve ev eşyası enflasyondaki yükselişe etki eden başlıca iki ana kalem olmuştu. Çekirdek C endeksi, %16,76’dan %16,98’e, çekirdek B endeksi ise %18,46 seviyesinden %18,63 seviyesine yükselmişti. Hizmet sektöründeki KDV indiriminin uzatılmaması, küresel enerji fiyatlarındaki seyir ile akaryakıt ürünlerindeki zamlar, sigara tarafında yapılan zamlar ve kur geçişkenliği enflasyonda ekimde etkili olabilecek unsurlar. Foreks Anketi’ne baktığımızda ekim ayında TÜFE’nin medyan tahmine göre %2,61 artması ve yıllık bazda %20,18’e yükselmesi beklenmekte.
ŞİRKET HABERLERİ
Akçansa (AKCNS, Nötr): Akçansa’nın 3Ç2021’deki ana ortaklık net dönem karı 35,5mn TL gerçekleşerek yıllık %45,3 oranında düşüş göstermiştir. Bizim beklentimiz Şirket’in bu çeyrekte 38mn TL kar elde edebileceği yönündeyken, piyasanın ortalama kar beklentisi 43mn TL idi. Şirket’in satış gelirleri 3Ç2021’de 750,9mn TL (Beklenti: 765mn TL) gerçekleşerek yıllık %39,8 oranında artarken, yurtiçi satışlar %50,1, yurtdışı satışlar ise %27,1 oranında artmış ve sırasıyla 445,1mn TL ve 307,2mn TL’ye yükselmişlerdir. Maliyetler ise aynı dönemler itibarıyla %53,9 oranında artmış ve 648,1mn TL’ye çıkmıştır. Bunun sonucunda brüt kar 102,8mn TL olmuş ve yıllık %11,3 oranında düşmüştür. Faaliyet giderleri yıllık %15,5 oranında artarak 26,8mn TL’ye çıkan Şirket’in FAVÖK’ü ise 103,7mn TL gerçekleşerek (Beklenti: 105mn TL) aynı dönemler itibarıyla %12,1 oranında düşüş kaydetmiştir. FAVÖK marjı da %13,8 olmuştur. (3Ç2020: %22) Diğer yandan, Şirket bu çeyrekte 24,7mn TL net finansman gideri yazmıştır.
Üçüncü çeyrek kar rakamının ardından Şirket’in 9A2021’deki ana ortaklık net dönem karı yıllık %75 oranında artarak 128,8mn TL olarak gerçekleşmiştir.
Ege Seramik (EGSER, Nötr): Şirket’in 3Ç2021’deki ana ortaklık net dönem karı 38,5mn TL olmuştur. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde ise Şirket 30,6mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştı. Şirket’in satış gelirleri 3Ç2021’de bir önceki yılın aynı dönemine göre %51 oranında büyüme göstererek 250mn TL’ye yükselirken, satışların maliyeti 3Ç2021’de %58,4 artarak 171mn TL olmuştur. Brüt kar %37,1 oranında artarak 78,8mn TL olarak kaydedilirken, brüt kar marjı 3,2 puan gerileyerek %31,5’e düşmüştür. Operasyonel giderler 3Ç2021’de %53,9 oranında artarak 32,6mn TL gerçekleşmiş ve 3,2mn TL diğer faaliyet geliri kaydedilmiştir. Böylece net faaliyet karı %42,9 artışla 49,4mn TL olarak açıklanmıştır. FAVÖK tarafında ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla %26,6 artış olmuş ve 53,6mn TL açıklanmıştır. FAVÖK marjı 4,1 puan düşerek %21,4’e gerilemiştir.
3. çeyrek karıyla birlikte şirketin 9 aylık ana ortaklık net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %150 artmış ve 132,1mn TL’ye ulaşmıştır.
Sasa Polyester (SASA, Sınırlı Pozitif): Sasa’nın üçüncü çeyrek net dönem karı 765,2mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket bir önceki yılın aynı döneminde 253,4mn TL zarar açıklamıştı. Satış gelirleri 3Ç2021’de bir önceki yılın aynı dönemine göre %197,8 oranında büyüme kaydederek 3.649mn TL’ye ulaşan Şirket’in brüt karı da 621,5mn TL gerçekleşerek yıllık %125,5 oranında artış göstermiştir. Faaliyet giderleri ise yıllık %211,2 oranında artarak 150,6mn TL’ye çıkan Şirket’in FAVÖK’ü 526,2mn TL gerçekleşerek aynı dönemler itibarıyla %91,3 oranında artış kaydetmiştir. FAVÖK marjı da %14,4 olmuştur. (3Ç2020: %22,4) Diğer yandan, Şirket’in net finansman giderleri 3Ç2021’de 250,5mn TL olarak (3Ç2020: 764,4mn TL net gider) gerçekleşmiştir.
Üçüncü çeyrek kar rakamı sonrasında Sasa’nın 9A2021’deki net dönem karı 1.407mn TL’ye ulaşmıştır. Şirket bir önceki yılın aynı döneminde 54,4mn TL net dönem zararı kaydetmişti.
Vestel Elektronik (VESTL, Sınırlı Negatif): Vestel Elektronik’in 2021 yılı üçüncü çeyrek ana ortaklık net dönem karı 146,8mn TL ile piyasa beklentisi olan 243mn TL’nin altında gerçekleşmiştir. Vestel Elektronik’in 3Ç2020’deki ana ortaklık net dönem karı 372,5mn TL idi. Şirketin satış gelirleri 3. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %35,8 oranında artmış ve 7.544mn TL olmuştur. Satış gelirlerindeki artışın 30,1 puanı yurtdışı satış gelirlerindeki %30,1’lik yükselişten kaynaklanmıştır. Yurtiçi satış gelirleri 3Ç2021’de %5,8 artmıştır. 3. çeyrekte yurtdışı satışların payı geçen yılın aynı dönemine göre 4,1 puan artmış ve %72,4’ü göstermiştir. Satışların maliyeti aynı dönemde %54,3 oranında artmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar %7 azalışla 1.551mn TL’ye gerilerken, brüt kar marjı 9,5 puan düşüşle %20,6 olarak gerçekleşmiştir. Operasyonel giderler ise geçen senenin aynı dönemine göre %32,5 artmış ve 1.087mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden net 194,1mn TL gider kaydedilmiştir. Bunlara bağlı olarak faaliyet karı %3,2 azalışla 269,3mn TL’ye gerilemiştir. Faaliyet kar marjı da 1,4puan gerilemeyle %3,6 olmuştur. Diğer faaliyet gelirleri dahil FAVÖK %2,3 artışla 505,2mn TL olurken, FAVÖK marjı 2,2 puan azalışla %6,7’ye gerilemiştir. Finansman tarafında net 58,2mn TL gelir kaydedilmiştir. 3Ç2020’deki net finansman geliri 220,8mn TL idi. Şirket 3Ç2021’de çeyrekte 56mn TL’lik vergi gideri yazmıştır. Bu gelişmeler neticesinde 3Ç2021 net dönem karı 217,6mn TL olurken, ana ortaklık net dönem karı 146,8mn TL olarak gerçekleşmiştir. (3Ç2020 net dönem karı 399,4mn TL, ana ortaklık net dönem karı 372,6mn TL) Ana ortaklık karı üzerinden hesaplanan net kar marjı da 4,8 puanlık azalışla %1,9 olarak hesaplanmaktadır.
3. çeyrek sonuçlarıyla birlikte Vestel Elektronik’in 9 aylık ana ortaklık net dönem karı %9 artışla 1.060mn TL’ye yükselmiştir.
İskenderun Demir ve Çelik (ISDMR, Nötr): Kredi derecelendirme kuruluşu JCR Eurasia Rating, İskenderun Demir ve Çelik A.Ş.’nin uzun vadeli ulusal notunu “AA+ (Trk)”, kısa vadeli ulusal notunu “A-1+ (Trk)”, görünümlerini ise Stabil olarak belirlemiştir.
Türk Hava Yolları (THYAO, Nötr): Yönetim Kurulu tarafından yapılan ikinci bir değerlendirme sonucunda 01.10.2021 tarihinden geçerli olmak üzere, mevcut ücretler baz alınarak kokpit personelinin iş/uçuş tazminatlarına %25, diğer yurt içi iş gruplarının iş/kıdem tazminatlarına %20 oranında artış yapılmasına karar verilmiştir.
Ayrıca, Türk Hava Yolları (THY) ile Alman Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler Birliği (BVMW) arasında 2022-2024’ü kapsayan stratejik ortaklık için niyet bildirgesi imzalandı. Bildirge kapsamında birlik üyesi şirketler uçuşlarını THY markası ile gerçekleştirmeyi sürdürecek. BVMW de THY’ye gerçekleştireceği operasyonlar için uygun bir platform sağlamaya devam edecek. Yenilenen anlaşma ile “Turkish Airlines Corporate Club”un sunduğu çeşitli avantajların Alman şirketler tarafından tercih edilmesine devam edilmesi de hedefleniyor.
SEKTÖR HABERLERİ
Borsa İstanbul: BİST-Yıldız Pazar’da işlem görmekte olan “Margün Enerji Üretim Sanayi Ve Ticaret A.Ş.”nin mevcut “MAREN” işlem kodu 01/11/2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere “MAGEN” olarak değiştirilecektir.
Demir-Çelik: Türkiye’nin ham çelik üretimi eylülde geçen yılın aynı ayına göre %2,4 artışla 3,3mn ton, ocak-eylül döneminde ise %15 yükselişle 29,8mn ton seviyesinde gerçekleşmiştir. (Kaynak:AA)
Doğalgaz: BOTAŞ, Kasım ayına ilişkin satış tarifesini yayımladı. Buna göre Ekim ayının ardından Kasım’da da konut abonelerinin tarifesi değişmezken, sanayi ve enerji santralleri tarifelerine %40’ın üzerinde zam yapıldı.
Kasım ayı sanayi aboneleri için geçerli olacak tarife ise önceki tarifeye göre bin metreküp doğalgaz için %48,4 artışla 3.500 lira, elektrik üretim santrallerinin kullandığı bin metreküp doğalgaz için ise %46,8 artışla 4.000 lira oldu. Söz konusu ayda organize sanayi bölgesi veya kullanıcı birliği abonelerinin tükettiği 1000 metreküp doğal gazın fiyatı ise yaklaşık %48 artarak 3 bin 483 liraya yükseldi. Ekim ayında konut abonelerine zam uygulanmazken, sanayi ve elektrik üretim santrallerinin kullandığı doğalgaz fiyatına yüzde 15 zam yapılmıştı. Kaynak: Bloomberght
Perakende: Rekabet Kurumu’nun salgın sürecinde, perakende gıda ve temizlik ürünleri ticareti ile iştigal eden zincir marketler ile bunların tedarikçileri konumunda olan üretici ve toptancı seviyesindeki teşebbüslerin fiyatlama davranışlarının incelenmesine yönelik olarak yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma sonrasında BİM (BIMAS, Negatif), CarrefourSA (CRFSA, Negatif), Migros (MGROS, Negatif), ŞOK (SOKM, Negatif), A 101 ve Savola Gıda’ya toplam 2,7 milyar TL idari para cezası verilmesine karar verildi. Kararın açıklanmasının ardından Migros, BİM, CarrefourSA ve ŞOK ayrı ayrı yaptıkları açıklamalarda cezaya karşı yargı yoluna gideceklerini duyurdu. (Kaynak: BloombergHT)
Verilen cezalar ve verilen cezaların halka açık olanlarının, piyasa değerleri ile son 12 aylık satış gelirleri ve FAVÖK’lerine oranları aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Tekstil: Tüm İç Giyim Sanayicileri Derneği (TİGSAD) Başkanı Nazım Kanpolat, Türkiye’de yıllık pamuk üretiminin 800 bin ton, tüketimin ise 1,6 milyon ton civarında olduğunu belirterek, “Bu açığı kapatmakta zorlanıyoruz. En azından geçici olarak iplik ve kumaş ithalatındaki ek gümrük vergilerinin kaldırılmasını talep ediyoruz. Mevcut durum, fiyat artışlarına ve stokçuluğa neden oluyor.” ifadelerini kullandı. TİGSAD’dan yapılan açıklamaya göre, 2020’yi 800 milyon dolar ihracatla kapatan iç giyim sektörü, iplik ve kumaş ithalatında uygulanan ek vergilerin geçici olarak kaldırılmasını talep ediyor. (Kaynak:AA)
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
Ditaş Doğan (DITAS): Şirket 3Ç2021’de 6,9mn TL net dönem karı açıklamıştır. Bir önceki yılın 3. çeyreğindeki net dönem karı 2,9mn TL idi. Şirket’in brüt karı 3Ç2021’de 19,2mn TL ile yıllık %78,5 oranında yükselirken, brüt kar marjı aynı 3 puan artarak %29,6’ya ulaşmıştır. Şirketin 9 aylık net dönem karı 27,3mn TL olmuştur. 2020’nin aynı dönemindeki net dönem karı 174bin TL idi.
Fade Gıda (FADE): Şirket 3Ç2021’de 17mn TL net dönem karı açıklamıştır. Bir önceki yılın 3. çeyreğindeki net dönem karı 2,9mn TL idi. Net dönem karındaki artışın temel sebebi yatırım amaçlı gayrimenkullerin gerçeğe uygun değer artışıdır. 3Ç2021’de yatırım faaliyetlerinden 20,4mn TL’lik gelir kaydedilmiştir. Şirketin 9 aylık net dönem karı 27,3mn TL olmuştur. 2020’nin aynı dönemindeki net dönem karı 911bin TL idi.
Kiler GYO (KLGYO, Pozitif): Kiler GYO 3Ç2021’de 222,9mn TL net kar açıklamıştır. Şirket’in geçen yılın üçüncü çeyreğindeki net karı 22,8mn TL idi. Şirket’in satış gelirleri 3Ç2021’de 421,6mn TL (3Ç2020: 76,7mn TL) gerçekleşirken, brüt kar 192mn TL olmuştur. (3Ç2020: 25,7mn TL). Diğer yandan, Şirket bu çeyrekte yatırım faaliyetlerinden diğer gelir kaleminden 25,5mn TL gelir elde ederken, net finansman geliri 12mn TL olmuştur.
Üçüncü çeyrek kar rakamının ardından Şirket’in 9A2021’deki net dönem karı 256,3mn TL’ye çıkmıştır. 2020 yılının ilk dokuz ayında 18,1mn TL kar elde edilmişti.
Konfrut Gıda (KNFRT): Şirket 3Ç2021’de 4,6mn TL net dönem karı açıklamıştır. Bir önceki yılın 3. çeyreğindeki net dönem karı 1,3mn TL idi. Şirket’in brüt karı 3Ç2021’de 17,3mn TL ile yıllık %81,1 oranında yükselirken, brüt kar marjı aynı 10 puan artarak %27,6’ya ulaşmıştır. Şirketin 9 aylık net dönem karı 18,6mn TL olmuştur. 2020’nin aynı dönemindeki net dönem karı 20,5mn TL idi.
FAİZ PİYASALARI
Perşembe günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %16,36 seviyesinden %16 seviyesine geriledi. TCMB perşembe günü 63 milyar TL’lik (%16’dan, 7 gün vadeli) repo ihalesi açtı. Toplam fonlama tutarı ise tamamı haftalık repo ihaleleri kaynaklı 317 milyar TL oldu.
ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi cuma günü %1,58 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,54-%1,62 bandında hareketin ardından %1,55 seviyesinden günü kapattı.
Yurt içi tahvil piyasasında, perşembe günü verim eğrisinde faizlerde kısa vadeli tarafta sınırlı yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta ise yatay seyir görüldü. Bu kapsamda, günlük bazda verim eğrisinde faizlerde kısa vadeli tarafta 10 baz puana varan sınırlı yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta yatay hareket görüldü. Gösterge kağıtların faizlerinin haftalık bazda değişimlerine bakıldığında ise, kısa vadeli tarafta 20 baz puana varan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta 30 baz puana varan düşüşler görüldü.
Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi