SABAH STRATEJİSİ
Haftanın ilk gününde yaşanan çalkantının ardından dün toparlanan küresel piyasalarda bu sabah temkinli bir mod hakim. ABD vadelileri satıcılı bir görüntü sergilerlerken, Asya tarafında hafif aşağı yönlü bir eğilim var. Çin Merkez Bankası’nın referans kuru bugün 7’ye yakın tutması Yuan’daki değer kaybının devam edebileceği endişelerini beraberinde getiriyor. Off shore Yuan bu sabah %0,4 oranına yakın değer kaybediyor. Öte yandan, ticaret gerilimiyle birlikte Fed’den faiz indirim beklentilerinin artmasıyla ABD on yıllık tahvil faizi %1,67’ye kadar gerilemiş durumda. Ons Altın ise bu sabah 1.490 seviyesini görürken, Brent petrol 60 USD’nin altında. Her ne kadar Fed’den faiz indirim beklentilerinin artması ve petroldeki düşüş bizim için olumlu olsa da, bu sabahki fiyatlamaların genel olarak riskten kaçış eğiliminin devam edebileceğini işaret etmesi, Borsa İstanbul’un da zayıf bir görüntü sergilemesine neden olabilir.
MAKROEKONOMİ
Trump’ın Çin’e yönelik ek vergi kararının ardından, Çin Ticaret Bakanlığı’nın, ABD’den tarım ürünleri alımının durdurulduğunu ve 3 Ağustos tarihinden sonra ABD’den alınan tarımsal ürünlere ithalat tarifeleri uygulaması seçeneğini dışlamadıklarını bildirmesi ve Çin Merkez Bankası’nın (PBOC), dolar/yuan kurunun 11 yıldan bu yana ilk kez 7,00 seviyesinin üzerine çıkmasına izin vermesi ve akabinde, ABD Hazine Bakanlığı’nın, Çin yönetiminin, uluslararası ticarette haksız rekabet avantajı sağladığını belirterek, Çin’i “döviz manipülatörü” olarak ilan ettiğini açıklamasıyla taraflar arasındaki ticaret geriliminin tırmanmasının ardından, dün Çin’den, taraflar arasındaki gerilimi azaltıcı yönde bir adım geldi. Buna göre, dün Çin Merkez Bankası (PBOC), Yuandaki düşüşü sınırlamak için günlük referans kuru beklenenden daha güçlü bir seviyede belirledi ve Hong Kong’da Yuan cinsinden tahvil satışı planladığını açıkladı. Çin tarafından atılan bu adımlar, Yuanın yükselmesinde etkili oldu. PBOC’un, Yuanı beklenenden güçlü seviyelerde sabitleyerek Yuanı desteklediğinin işaretini vermesi kapsamında, Çin’in, döviz kuruna istikrar kazandırma adına harekete geçmesinin ardından, küresel risk iştahında toparlanma çabaları görülmekte ve küresel hisse senedi borsalarında oluşan sert kayıpların bir kısmının geri alındığı gözlenmekte. Öyle ki, Çin’in Yuana istikrar kazandırmak için attığı bu adım, piyasalarda iki ülke arasındaki ticaret savaşının sınırlı kalacağı konusunda beklentileri artırdı.
Nitekim, Çin para birimi Yuanın dolar karşısında değer kaybetmesiyle önceki gün küresel hisse senedi borsalarında sert satışlar yaşanmıştı. ABD’nin, Çin’i “döviz manipülatörü” olarak ilan etmesinin ardından, piyasalarda ABD tarafından Çin’e yönelik yeni gümrük vergileri ve yaptırımlar gelebileceği endişelerinin canlılığını korumasına karşın, PBOC’un, günlük referans kuru beklenenden daha güçlü bir seviyede belirlemesiyle birlikte, küresel hisse senedi borsalarında toparlanma çabasıyla daha sakin bir seyir gözlenmekte. Öte yandan, dün Beyaz Saray ekonomi danışmanı Larry Kudlow’un, ABD’nin eylülde daha fazla ticaret görüşmesi için Çinli yetkililerin ziyaretlerini beklediğini belirtmesi de, taraflar arasındaki ticaret gerginliğine yönelik endişeleri azaltarak küresel risk iştahındaki toparlanmayı destekledi. Bu kapsamda, dün ABD’de Dow Jones Endeksi günü %1,2 artış, S&P Endeksi %1,3 artış ve Nasdaq Endeksi ise %1,4 artışla kapatırken, Avrupa’da ise önceki gün %2 seviyesini aşan kayıpların, dün bir kısmının geri verildiği gözlenmekte ve bu çerçevede, dün Almanya Dax Endeksinin -%0,8 düşüş ve Londra FTSE Endeksinin ise -%0,7 düşüşle günü tamamladığı görülmekte.
Dün ABD Başkanı Trump’ın, ABD ekonomisinin çok güçlü durumda olduğunu vurgulayarak, Çin’le uzun süren ticaret savaşı konusundaki endişeleri reddetmesi ve güvenlik, yatırım ve faiz oranları nedeniyle Çin’den ve dünyanın diğer bölgelerinden büyük miktarlarda paranın ve çok sayıda şirketin ABD’ye geldiğini belirtmesi dolardaki yükselişi destekledi. Öte yandan, dün bölgesel Fed Başkanlarının konuşmaları da piyasalarda dikkatle takip edildi. Bu kapsamda, St. Louis Fed Başkanı Bullard, Fed’in piyasalardaki günlük iniş çıkışlara tepki göstermeyeceğini belirterek, ticaretteki gelişmelerin küresel yatırımları ve büyümeyi etkilediğini ve Fed’in ticaret belirsizliğine karşı politikasını ayarlamış olduğunu ifade etti. Bullard, ayrıca enflasyon baskılarının zayıf kalmayı sürdürdüğünü vurguladı. San Francisco Fed Başkanı Mary Daly ise, küresel ticaretten kaynaklı ters rüzgarların ve diğer Merkez Bankalarının düşük faiz politikalarının, ABD’de faiz indirimlerini haklı kılabileceğini belirtti.
Öte yandan, küresel çapta Merkez Bankalarının parasal genişleme döngüsüne girdikleri bu dönemde, bu sabah Yeni Zelanda Merkez Bankası, yavaşlayan küresel büyüme gerekçesiyle mevcut durumda %1,50 seviyesinde bulunan politika faizini, beklentilerin üzerinde 50 baz puan aşağı çekerek %1 seviyesine düşürdü. Piyasada beklentiler, Yeni Zelanda Merkez Bankası’nın, politika faizini 25 baz puan indirerek %1,25 seviyesine çekmesi yönündeydi. Yeni Zelanda Merkez Bankası Başkanı, yavaşlayan ekonomik büyümeyi engellemek ve enflasyonu Yeni Zelanda Merkez Bankası’nın hedefine döndürmek için faiz oranının tarihi düşük seviye olan %1’e çekildiğini belirtti. Ayrıca Yeni Zelanda Merkez Bankası Başkanı, ABD-Çin ticaret geriliminin daha da derinleşmesi ve küresel büyüme görünümünün kötüye gitmesiyle, ek parasal gevşemenin yapılabileceğine yönelik geleneksel olmayan bir politikaya yönelik sinyal de verdi.
Bugün veri takviminde yurtdışı tarafta;
- TSİ 14’de ABD’de 2 Ağustos haftasına ilişkin MBA Mortgage Başvuruları verisi açıklanacak. ABD’de MBA Mortgage Başvuruları bir önceki hafta olan 26 Temmuz haftasında -%1,4 oranında gerilemişti. Özellikle, MBA Mortgage Başvurularının, son dört haftada negatif bölgede seyrettiği gözlenmekte. Bu kapsamda, MBA Mortgage Başvuruları, 5 temmuz haftasında -%2,4, 12 temmuz haftasında -%1,1, 19 Temmuz haftasında -%1,9 ve 26 Temmuz haftasında ise -%1,4 oranlarında gerileme kaydetmişti.
- TSİ 17’de ise Kanada’da temmuz ayına ilişkin Ivey PMI verisi açıklanacak. Kanada’da Ivey PMI, bu yılın nisan ve mayıs aylarında 55,9 seviyelerine yükselmesinin ardından, haziran ayında ise hafif düşüşle 52,4 seviyesine gerilemişti. Ivey PMI’ın, temmuzda ise hafif yükselişle 53 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmekte.
- Bugün ayrıca TSİ 10.30’da Tayland Merkez Bankası’nın faiz kararı da bulunuyor. Tayland Merkez Bankası’nın mevcut durumdaki politika faiz oranı %1,75 seviyesinde bulunuyor.
- Öte yandan, TSİ 16.30’da Chicago Fed Başkanı Charles Evans’ın konuşması da, Fed’in para politikalarına yönelik verebileceği sinyaller bakımından piyasalar tarafından dikkatle takip edilecek.
Bugün veri takviminde yurtiçi tarafta ise;
• TSİ 17.30’da temmuz ayına ilişkin Hazine nakit bütçe dengesi verisi açıklanacak. Hazine nakit bütçe dengesi bu yılın ocak ayında 2,5 milyar lira fazla vermesinin ardından, şubatta -25,9 milyar lira, martta -15 milyar lira, nisanda -14,3 milyar lira, mayısta -14,7 milyar lira ve haziranda ise -11 milyar lira açık vermişti. Hazine nakit dengesi 2018’de ise toplam 70,4 milyar lira açık vermişti.
ŞİRKET HABERLERİ
Aselsan (ASELS, Nötr): Aselsan’ın 2019 yılı ikinci çeyrek ana ortaklık net dönem karı bir önceki yılın aynı dönemine göre %19,2 oranında artarak 703,7mn TL’ye yükselmiş ve bizim beklentimize olan 712,3mn TL’nin hafif altında, piyasa beklentisi olan 698mn TL’nin ise biraz üzerinde gerçekleşmiştir. Aselsan’ın satış gelirleri ikinci çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %37,2 oranında artarak 2.626mn TL’ye yükselirken, brüt kar ise %35,2 oranında artarak 659,9mn TL’ye ulaşmıştır. Operasyonel giderler aynı dönemde %46,5 oranında artarken, diğer faaliyetlerden gelirler 2Ç2018’deki 279,5mn TL’den, 2Ç2019’da kurlardaki görece düşük artışın etkisiyle, 97,5mn TL’ye gerilemiştir. Bunlara bağlı olarak da faaliyet karı %9,4 oranında gerileyerek 595,1mn TL’ye inmiştir. Diğer taraftan, Şirket’in FAVÖK’ü ise ikinci çeyrekte %31,4 oranında artarak 552mn TL’ye ulaşmıştır. Bu çeyrekte şirket ayrıca 52,4mn TL finansman geliri kaydederken, 50,7mn TL’lik vergi geliri sonrası ana ortaklık net dönem karı 703,7mn TL olmuştur. İkinci çeyrek karı ile birlikte Aselsan’ın ilk yarı ana ortaklık karı bir önceki yılın aynı dönemine göre %41,5 oranında artarak 1.333mn TL’ye yükselmiştir.
Aselsan’ın bakiye sipariş miktarı, eklenmeye devam eden yeni projelerin katkısıyla, Mart ayı sonundaki 9,5 milyar dolarlık seviyesinden Haziran ayı sonunda yeni rekor seviyesi olan 10,2 milyar dolara yükselmiştir.
Aselsan 2019 yılı beklentilerini aynen korumuştur. Aselsan 2019 yılında satış gelirlerinde %40-50 arası büyüme beklerken, FAVÖK marjının %19-21 arasında olacağını öngörmektedir. Şirket ayrıca 2019 yılında 1.000mn TL yatırım harcaması planlamıştır.
BİM Birleşik Mağazalar (BIMAS, Sınırlı Pozitif): Şirketin 2Ç2019’deki net dönem karı bir önceki yılın aynı dönemine göre %18,3 oranında artarak 346,9mn TL’ye yükselmiştir. Piyasa beklentisi 306mn TL, bizim beklentimiz ise 283mn TL idi. BİM’in satış gelirleri ikinci çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %31,4 oranında artarak 10.245mn TL’ye yükselirken, satışların maliyeti ise %31,4 oranında artış kaydetmiş ve buna bağlı olarak brüt kar %31,1 oranında artarak 1.805mn TL olarak gerçekleşmiştir. Brüt kar marjı ise değişmeyerek %17,6’yı göstermiştir. BİM’in operasyonel giderleri aynı dönemde %20,8 oranında artmış ve 1.230mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden de 10,8mn TL gelir kaydedilmesinin ardından faaliyet karı %61,5 yükselişle 585,8mn TL olmuştur. Faaliyet karı marjı 1,1 puan yükselerek %5,7 olmuştur. 2. çeyrek FAVÖK (TFRS16 Hariç) rakamı %34 artışla 593,5mn TL olurken, FAVÖK marjı 0,1 puan artışla %5,8’e yükselmiştir. TFRS16 etkisi dahil edildiğinde FAVÖK %92 artışla 846,8mn TL’ye yükselmiş olup, FAVÖK marjı ise %5,6 olarak hesaplanmaktadır. Yatırım faaliyetlerinden gelirler 24,1mn TL olmuştur. Finansman öncesi faaliyet karı %66,4 artışla 609,9mn TL olarak gerçeklemiştir. Finansman tarafında daha önce faaliyet kiralaması başlığında sınırlandırılan kiralama yükümlülükleri sebebiyle 158,7mn TL’lik gider kaydedilmiştir. Yüksek finansman giderinin etkisiyle de vergi öncesi net kar %17,3 artmış ve 451,1mn TL olmuştur. 104,2mn TL’lik vergi gideri sonrası net dönem karı %18,3 artışla 346,9mn TL olarak gerçekleşmiştir. Net kar marjı 0,4 puan gerilemeyle %3,4 olmuştur. İkinci çeyrek karıyla birlikte 6 aylık net dönem karı 562,3mn TL olmuştur. Geçen sene aynı dönemdeki net dönem karı 527,5mn TL idi.
Bizim Toptan (BIZIM, Pozitif): Şirketin 2019 yılı 2. çeyrek net dönem karı 7mn TL’lik piyasa beklentisine paralel 6,7mn TL olmuştur. Geçen yılın aynı döneminde Şirket 4,8mn TL net dönem karı kaydetmişti. Şirketin satış gelirleri 2Ç2019’de bir önceki yılın aynı dönemine göre %18,7 oranında artarak 1.125mn TL olmuştur. Satışların maliyeti ise %16,1 oranında artarak 990,4mn TL’ye yükselmiştir. Buna bağlı olarak brüt kar bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %42,7 oranında artarak 134,2mn TL’ye ulaşmıştır. Operasyonel giderler 2018’nin ikinci çeyreğine göre %17,1 oranında artmış ve diğer faaliyetlerden 36,9mn TL gider kaydedilmiştir. Böylece esas faaliyet karı 16,7mn TL olmuştur. Yatırım faaliyetlerinden 19,6mn TL gelir yazılırken, finansman tarafında ise 28,3mn TL gider kaydedilmiştir. Böylece vergi öncesi net dönem karı 8mn TL olmuştur. 1,3mn TL vergi gideri sonrası 2. çeyrek net dönem karı 6,7mn TL olmuştur. İkinci çeyrek karıyla birlikte 6 aylık net dönem karı 10,6mn TL olmuştur. Geçen sene aynı dönemdeki net dönem karı 5,7mn TL idi.
Carrefoursa (CRFSA, Sınırlı Negatif): Şirketin 2019 yılı 2. çeyrek net dönem zararı 100,2mn TL olmuştur. Geçen sene aynı dönemde şirketin net dönem karı 318,5mn TL idi. Satış gelirleri ikinci çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %26 oranında artan şirketin maliyetleri ise %22 oranında artmış ve buna bağlı olarak da brüt kar %37,5 oranında artarak 432,1mn TL’ye ulaşmıştır. Ayrıca operasyonel giderlerdeki artış da %10,6 ile sınırlı olurken, diğer faaliyetlerden giderler 68mn TL’yi göstermiştir. Böylece 20,9mn TL’lik faaliyet zararı oluşmuştur. Yatırım faaliyetlerinden 2Ç2018’de kaydedilen 518,2mn TL’lik gelire karşın bu çeyrek herhangi bir gelir kaydedilmemesi ve finansman giderlerinin 2Ç2018’deki 57,9mn TL’den 2Ç2019’da 106,9mn TL’ye yükselmesi, 2Ç2019’da zarar kaydedilmesinde önemli etkenler olmuştur. İkinci çeyrek zararıyla birlikte 6 aylık net dönem zararı 199,8mn TL olmuştur. Geçen sene aynı dönemdeki net dönem karı 265,4mn TL idi.
Enerjisa Enerji (ENJSA, Sınırlı Negatif): Şirketin ikinci çeyrek net dönem karı bir önceki yılın aynı dönemine göre %37 oranında azalarak 161,4mn TL’ye gerilemiş ve piyasa beklentisi olan 270mn TL’nin altında gerçekleşmiştir. Satış gelirleri ikinci çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %29,3 oranında artan Enerjisa’nın brüt karı ise %13,4 oranında artarak 1.415,7mn TL’ye yükselmiştir. Operasyonel giderler aynı dönemde %14,9 oranında artarken, diğer faaliyet giderleri 144,4mn TL’den 178,7mn TL’ye yükselmiş ve tüm bunların etkisiyle faaliyet karı %10,2 oranında artarak 751,8mn TL olmuştur. Diğer taraftan finansman giderleri aynı dönemde 304,5mn TL’den 497,7mn TL’ye yükselerek dönem karındaki düşüşte ana etken olmuştur. İkinci çeyrek kar rakamı ile birlikte Şirket’in ilk yarı net dönem karı 458,8mn TL olarak gerçekleşmiş ve bir önceki yılın aynı dönemine göre %8 oranında gerileme kaydetmiştir.
Gözde Girişim (GOZDE, Sınırlı Negatif): Şirket 2Ç2019’da 23,6mn TL zarar kaydetmiştir. Geçen yılın ikinci çeyreğinde Şirket, esas faaliyetlerden 1.250mn TL’lik diğer giderlerin önemli etkisiyle 1.333mn TL zarar kaydetmişti. Şirket’in 2Ç2019’daki brüt karı ise geçen yılın aynı dönemine göre %28 oranında artarak 0,7mn TL olmuştur. Diğer yandan, aynı dönemler itibarıyla net finansman giderlerinde 14,3mn TL artış yaşanarak 2Ç2019’da 91,1mn TL net finansman gideri kaydedilmiştir. Son olarak, yılın ikinci çeyreğindeki zararla birlikte Şirket’in 2019 yılı ilk yarısındaki zararı 363,8mn TL’ye ulaşmıştır. Bir önceki yılın ilk yarısında 1.409mn TL zarar yazılmıştı.
Kardemir Karabük Demir Çelik Sanayi ve Ticaret (KRDMA, KRDMB, KRDMD, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 2Ç2019’daki ana ortaklık net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %49,7 oranında azalmış, ancak hem bizim beklentimiz olan 82mn TL’nin hem de piyasa beklentisi olan 72mn TL’nin üzerinde 102,6mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirketin satış gelirleri beklentimiz olan 1.632mn TL ile paralel olarak 1.639mn TL olmuştur. Satışların maliyeti ise geçen yılın aynı dönemine göre %73,3 oranında artarak 1.419mn TL olarak gerçekleşmiştir. Brüt karı %50,1 oranında düşüş kaydetmiş ve 220,3mn TL olmuştur. Brüt kar marjı ise geçen yılın aynı dönemine göre 21,6 puan azalmış ve %13,4 olarak gerçekleşmiştir.Operasyonel giderler %32,4 oranında artmış, diğer faaliyetlerden ise 18,3mn TL gider kaydedilmiştir. Böylece esas faaliyet karı 178mn TL olmuştur. Finansman tarafında 80,9mn TL gider kaydeden şirketin vergi öncesi karı 96,8mn TL olmuştur. 5,7mn TL vergi geliri sonrası şirketin 2Ç19 ana ortaklık net dönem karı 102,6mn TL’dir. Son olarak, ikinci çeyrek rakamları ile birlikte Şirket’in 2019 yılının ilk yarısındaki ana ortaklık net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %61,2 oranında azalarak 170,2mn TL olmuştur.
Migros (MGROS, Sınırlı Pozitif): Migros’un 2019 yılı 2. çeyrek ana ortaklık net dönem zararı 150,5mn TL ile piyasanın zarar beklentisi olan 163mn TL’nin altında gerçekleşmiştir. Satış gelirleri %28,4 oranında artan Migros’un 2. çeyrek brüt karı %33,7 artışla 1.562mn TL olmuştur. Brüt kar marjı 1,1 puan artışla %26,9’u göstermiştir. Operasyonel giderler %21 artışla 1.215mn TL’ye yükselmiş ve brüt karın büyük bir kısmını eritmiştir. 140,4mn TL’lik diğer faaliyet giderleri sonrasında faaliyet karı %199,4 yükselişle 206,6mn TL’yi göstermiştir. Faaliyet karı marjı ise 2 puan artışla %3,6 olarak hesaplanmaktadır. Migros’un FAVÖK’ü 2Ç2018’deki 270mn TL’den 2Ç2019’da %46,8 artışla 397mn TL’ye yükselirken, FAVÖK marjı %6’dan %6,8’e yükselmiştir. UFRS 16 etkisi dahil FAVÖK marjı ise %10,1’dir. Yatırım faaliyetlerinden 13,2mn TL gelir kaydeden şirketin finansman öncesi karı 219,8mn TL’yi göstermiştir. Finansman tarafında ise 382,6mn TL gider kaydeden Migros’un vergi öncesi zararı 162,8mn TL’ye ulaşmıştır. 12,3mn TL vergi gideri yazan şirketin ana ortaklık net dönem zararı 150,5mn TL’yi göstermiştir. Şirket geçen sene 2. çeyrekte 292,6mn TL ana ortaklık net dönem zararı açıklamıştı. İkinci çeyrek zararıyla birlikte 6 aylık ana ortaklık net dönem zararı 381,4mn TL olmuştur. Geçen sene aynı dönemdeki ana ortaklık net dönem zararı 536,3mn TL idi.
İkinci çeyrek sonuçlarının ardından Migros 2019 yılı beklentilerini revize etmiştir. 2Ç 2019’da gerçekleşen güçlü satış büyümesi Şirketin yıllık büyüme beklentisinde yukarı yönlü revizyonu beraberinde getirmiştir.
Sabancı Holding (SAHOL, Nötr): Sabancı Holding’in 2019 yılı ikinci çeyrek ana ortaklık net dönem karı bir önceki yılın aynı dönemine göre %23 oranında azalarak 889,2mn TL olmuş ve hem bizim beklentimiz olan 968mn TL’nin, hem de piyasa beklentisi olan 911mn TL’nin altında gerçekleşmiştir. İkinci çeyrekte beklentimizin altında gelen kar rakamında, Enerjisa Enerji ve çimento grubu karlarının beklentilerin altında gerçekleşmesi etkili olmuştur. İkinci çeyrek kar rakamı ile birlikte Holding’in ilk yarı ana ortaklık net dönem karı 1.946,2mn TL olmuş ve bir önceki yılın aynı dönemine göre %12,4 oranında gerilemiştir.
TAV Havalimanları (TAVHL, Nötr): TAV Havalimanları’nın Temmuz 2019’da hizmet verilen yolcu sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre, İstanbul Atatürk Havalimanı hariç tutulduğunda, %3,5 oranında artarak 11,5 milyona ulaşmıştır. Bu artışta yurtiçinde Antalya Havalimanı’nda kaydedilen %11,1’lik artış önemli etken olmuştur. Diğer taraftan Ankara Esenboğa Havalimanında %20,6’lık daralma kaydedilmiştir. Yurtdışında ise Gürcistan ve Zagreb Havalimanları hariç tüm havalimanlarında artış kaydedilirken, Medine ve Tunus Havalimanları yolcu sayıları sırasıyla %27 ve %24,8’lik artışlarla en olumlu katkıyı sağlamıştır. Temmuz ayı yolcu sayısında iç hatlarda %16,6 oranında daralma kaydedilirken, dış hatlarda ise %13,8 oranında artış kaydedilmiştir.
TAV’ın Ocak- Temmuz dönemi hizmet verdiği yolcu sayısı ise Antalya Havalimanı dahil ve İstanbul Atatürk Havalimanı hariç %9,9 oranında artarak 49,8mn olmuştur. İstanbul Atatürk Havalimanı, kapandığı tarih olan 6 Nisan’a kadar dahil edildiğinde ise yolcu sayısı 65,9 milyondur. (Bir önceki yılın aynı döneminde Atatürk Havalimanı dahil yolcu sayısı 84,5 milyon idi).
SEKTÖR HABERLERİ
Konut Kredisi: Ziraat Bankası, Halkbank ve Vakıfbank, geçen hafta konut kredisi faiz oranlarını yüzde 1’in altına çekmelerinin ardından müşterilerden gelen talebe ilişkin ortak bir açıklama yayımladı. Açıklamada, yapılan faiz indirimi sonrasında, ilk iki gün içerisinde üç bankaya 13 binden fazla müşterinin toplamda 2,1 milyar liranın üzerinde konut kredisi başvurusu yaptığı belirtilerek, “Belirtilen başvuru tutarı bugüne kadar iki gün içinde yapılan en yüksek konut kredisi başvurusudur. Vatandaşlarımızca gösterilen yoğun ilginin önümüzde dönemde de devam edeceği beklenmektedir.” ifadelerine yer verildi. Ziraat Bankası, Halkbank ve Vakıfbank, geçen hafta konut kredisi faiz oranlarında indirime gitmiş, ikinci el dahil tüm konutlar için aylık yüzde 0,99’dan başlayan oranlarla 180 aya kadar vade ile tüm vatandaşlara kredi kullanma imkanı sunmuştu. Üç kamu bankasının ardından Ziraat Katılım ve Vakıf Katılım da konut finansmanı oranlarında indirime gitmişti. Kaynak: Dünya
Resmi Gazete: Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanan “Bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi”ne göre Hazine, Cumhurbaşkanı kararı ile yurtiçindeki ya da yurtdışındaki şirketlere iştirak edebilecek. Cumhurbaşkanlığı’nın 43 numaralı Kararnamesi’ne göre Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın görevlerine ilişkin 217’nci maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendine “ve Hazine’nin Cumhurbaşkanı kararı ile yurtiçindeki ya da yurtdışındaki şirketlere iştirak etmesini sağlamak” ifadesi eklendi. Kaynak: DHA
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
Borusan Mannesmann Boru Sanayi (BRSAN, Sınırlı Pozitif): Şirket 2Ç2019’da ana ortaklık net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %13,7 oranında artışla 69,6mn TL olmuştur. Satış gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre %24,3 oranında artarak 1.127mn TL’ye yükselirken, şirketin maliyetleri de %24,9 oranında artmış ve böylece brüt kar %20,5 oranında artarak 159,4mn TL’ye ulaşmıştır. Faaliyet giderleri ise geçen yılın aynı dönemine göre %26,6 oranında artarak 69,4mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden 26,3mn TL gelir elde edilmiştir. Esas faaliyet karı %29,1 oranında artarak 116,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. Yatırım faaliyetlerinden 15,6mn TL gelir kaydeden Borusan’ın finansman giderleri geçen senenin aynı dönemine göre %41 artmış ve 48,6mn TL olmuştur. 14mn TL vergi gideri ve 0,2mn TL’lik durdurulan faaliyetler karının etkisiyle ana ortaklık net dönem karı 69,6mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirketin 6 aylık ana ortaklık net dönem karı 2018’in aynı dönemine göre %13,2 artarak 83,9mn TL’ye ulaşmıştır.
Teknosa İçve Dış Ticaret (TKNSA, Nötr): Şirket’in 2Ç2019’daki net dönem zararı 42mn TL olmuştur. Şirket geçen yılın aynı döneminde 5,8mn TL zarar açıklamıştı. Şirket’in satış gelirleri 2Ç2019’da yıllık %12,5 oranında artarak 1.002mn TL’ye çıkmış, satış maliyeti %11,5 oranında artmış ve böylece brüt karı %17,2 oranında artmış ve 178,1mn TL olmuştur. Operasyonel giderler ise %3,8 oranında artmış ve 135,7mn TL olmuştur, diğer faaliyetlerden yaklaşık 42,6mn TL gider kaydedilmiştir. Bunlara bağlı olarak 257bin TL esas faaliyet zararı gerçekleşmiştir. Finansman tarafında ise 52,4mn TL gider kaydedilmiştir. Vergi öncesi zararı 52,6mn TL olan şirket 10,7mn TL vergi geliri sonrası 2Ç2019 net dönem zararı 42mn TL olmuştur. Son olarak, ikinci çeyrek net zararı ile Şirket’in 2019 yılının ilk yarısındaki net dönem zararı 94,2mn TL olmuştur.
FAİZ PİYASALARI
Ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %19,64 seviyesinden %19,65 seviyesine yükseldi. Merkez Bankası piyasayı toplamda 78,97 milyar TL ile 71 milyar TL’si haftalık repo ihalesinden karşılanacak şekilde fonladı. Geri kalan 7,97 milyar TL ise %18,75 seviyesinden piyasa yapıcı bankalara kullandırıldı.
ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi, dün güne %1,67 seviyesinden işlem görmeye başlarken, %1,66-%1,77 bandında hareketin ardından, şu sıralarda %1,68 seviyelerinde bulunuyor. Özellikle, Trump’ın Çin’e yönelik yeni tarife adımlarının ardından, Çin’in de karşı hamleler de bulunmasının, küresel büyümeye yönelik endişeleri artırarak piyasalarda Fed’e ilişkin faiz indirimi beklentilerini artırması ve Fed Başkanı Powell’ın, geçen hafta Fed’in faiz patikası konusunda karışık mesajlar vermesinin yanında, Japonya ve Güney Kore arasında artan gerilimler ve anlaşmasız Brexit ihtimalinin artması gibi risk unsurları, küresel çapta risk iştahını baskılayarak riskten kaçış algısıyla güvenli liman talebini canlı tutmak suretiyle, gelişmiş ülke tahvillerine yönelime neden olmakta. Nitekim, ABD Hazine Bakanlığı’nın, dün Çin’i kur manipülatörü ilan etmesiyle birlikte ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi %1,66 seviyesine düşerek 2016 yılından bu yana en düşük seviyelere geriledi.
Gelişmiş ülke tahvil faizleri, artan riskten kaçış algısıyla gerilemeye devam ediyor. Bu kapsamda, Almanya’da 10 yıl vadeli hazine tahvillerinin faizi ise, dün -%0,54 seviyesinin altına gerileyerek rekor düşük seviyesini yenilemiş oldu.
Yurtiçi tahvil piyasasında, küresel çapta risk iştahındaki toparlanma çabalarının, GOÜ para birimlerini desteklemesinin yanında, yurtiçinde enflasyonun beklentilerin altında gerçekleşmesi, TL’deki değerlenme ve Türkiye CDS primindeki ılımlı seyirle birlikte, günlük bazda verim eğrisinin tüm vadelerinde sınırlı artışlarla görece yatay seyir gözlendi. Bu kapsamda, 2 yıllık gösterge kağıdın faizi günlük bazda 3 baz puanlık sınırlı artışla %16,11 seviyesine yükseldi. 5 yıllık gösterge kağıdın faizi günlük bazda 4 baz puanlık artışla %15,81 seviyesine yükselirken, 10 yıllık gösterge kağıdın faizi ise günlük bazda 6 baz puanlık sınırlı artışla %15,53 seviyesine yükseldi.