Süper güç olmanın verdiği birçok ayrıcalıktan biri de ülkelerin bölgesel kimliğini anında değiştirebilmektir. ABD enerji stok ve üretim alanlarında birinci sıraya yükseldi. Trump, twitter hesabında kendine şöyle teşekkür etti:
“Enerji ile son birkaç yılda çok iyi duruma geldik (teşekkür ederim, Sayın Başkan!), net bir enerji ihracatçısıyız ve şu anda dünyadaki bir numaralı enerji üreticisiyiz. Orta Doğu petrol ve gazına ihtiyacımız yok ve aslında orada müttefiklerimize yardım edecek çok az sayıda tanker var!”
Bu petrol fiyatlarına yönelik saldırıyı hangi Amerikan tepkisi takip edebilir ki? Suudi Arabistan’daki üretim tesisleri; insansız dronların ve bilgisayar virüslerinin, geleneksel silah sistemlerinin var olduğu zamanlarda hiçbir zaman tamamen güvenli olamaz. Bunun yaşanacağı belliydi. Geriye görünürde bir çözüm kalıyor. Bu güvenlik zafiyeti ile değiştirilmekte geç kalınmış bir petrol üreticisi. Suudi Arabistan vefat, ABD en ön sırada. Üstelik muazzam stokları var.
Bunlar sadece borsadaki yatırımcıların sormadığı sorular. Ekonominin sonuçlarının aksine, cevaplar hala beklemededir.
Ham petrol ve Brend petrol önemli ölçüde pahalı gelmeye başladı. Bununla birlikte, dizel fiyatları sadece hafif bir artış gösteriyor. Peki, Avrupa ‘nın kalbi Almanya, petrol fiyatlarına nasıl devam edecek?
Almanya: Petrol rezervlerinin yurt dışından yapılan teslimatları durursa, Alman ekonomisi normal petrol tüketimini yaklaşık 3 ay koruyabilir. Bununla birlikte, rezervler yalnızca nakliye yolları ve karmaşık lojistik iç bölgelerdeki gibi çalışmaya devam ederse kullanışlıdır. Acil durum petrolü için bir yol haritası yetersizdir. Geleneksel petrol ithalatının lojistiği olsa da acil durumda bu durumdan söz edilemez. Oysa petrol her yere ulaşmalıdır: kimyasal tesislerde, fabrikalarda, evsel akaryakıt tanklarında veya benzin istasyonunda vs.
Petrol tesislerine yapılan füze saldırısı sadece Suudi Arabistan’ı askeri olarak vurmuyor. Ekonomik zarar beklenenden daha fazla, çünkü petrol şirketi Aramco, halka arz konusunda da önem taşıyordu. Şimdi dünyanın en pahalı şirketi aniden çok daha az değerli. Bunun yanında Amin Nasser, Suudi Aramco’nun CEO’su. 61 yaşındaki mühendis, çerçevesiz gözlüklü sessiz bir adam, 76.000 çalışanı ile dünyanın en büyük petrol şirketine liderlik ediyor. Sonraki süreçte, bu konu yakından takip edilmesi gereken bir kilit taş.
Bununla birlikte, BİST 100 grafiğinden son haftaki olumlu bir performans maalesef bu hafta başından itibaren gerçekleşmedi. % 1.58 ‘lik bir düşüş yaşayan Borsa İstanbul 100 endeksi 101447 destek seviyesine indi. Sonraki destekler 101250 ve 100800 olacağı ve çıkış trendinin sonlanabileceği düşüncesinin henüz fiyatlanmadığı söylenebilir.
Grafik, TradingView ile oluşturulmuştur
Grafikten anlaşılabildiği gibi KRDMD hissesinin borsanın düşüşünden negatif etkilendiği ve 2.30 da bir destek bulduğu görülmektedir. Kardemir hissesi için direnç noktası 2.26 ve 2.20 seviyelerine düşmüştür. Son bir ayda 2.04 ‘ten stabil bir şekilde yükselen hisse direnç noktalarını bileşik endeksin de gücü ile kırabilmişti. Ortalama bir hacmi mevcut. Mumların kademeleri olumlu olsa da al ve tut yapanlar da petrol krizinin etkisiyle düşüşü çabucak fiyatlayabilir. Trend olarak al veren hissede osilatörler yeterince net değildir.
SASA hissesinde trend olarak güçlü bir çizgi oluşturma aşamasında. 6.30 ‘dan iki günde 6.08 ‘e düşerek yükseliş trendi gecikti. Sat sinyalinden çok göstergeler al sinyali üzerinde hassas denge oluşturdu. Özellikle petrol krizi ve ABD ‘nin tekrar “özgürlük” ve “adalet” getirme isteği bölgede istikrar üzerinde, nedensel ilişkisel olarak da hisseler üzerinde kırılgan bir destek seviyesi silsilesi oluşturabilir.
Sonuç itibariyle, hisse senedi piyasasında Türkiye kredi hacmine oranla düşük bir ekonomik büyüme içinde olsa da hizmet sektöründe bilhassa turizm alanında ileri derecede önem taşımaya devam edecektir. Ancak turizmi destekleyen inşaat ve endüstriyel üretimin teknoloji ile sentezlenmesi gecikmiş olacağından çok da olumlu bir atılım beklenmemelidir. Olası bir petrol krizine gelince, lojistik olarak dünyanın en pahalı benzinini kullandığımız gerçeği elektrikli arabaya geçmenin otomatik olarak tüm sorunları ekarte edeceği anlamına gelmemektedir. Çünkü trafik, güvenlik, emniyet ve çevre gürültü kirliliği anlamında yeterli denetleme, rekreasyon alanları ve çevreci tüketici davranışlarından henüz yeterli derecede ilerleme kat edemedik.