Aydın Eroğlu – 06.11.2013
ABD ve Avrupa borsalarından negatif ayrışma süreci yaşıyoruz. Hem de bunu kendi elimizle başarıyoruz! Biraz bunlardan bahsedelim;
Ekgyo’nun bir anda gelen ikincil halka arzı satış baskısı yarattı. Hisse haberin açıklandığı tarihten itibaren kapalı. Önümüzdeki üç gün talep toplama sürecine geçildi. % 34 kusuratlı ek bir arz yapılacak. Bu oran oldukça büyük olduğu için, sadece yerlilerle bu arzı başarmak güç olacaktır. Muhtemelen ciddi bir yabancı talebi olduğunu düşünüyorum. Ben bu dönemin emlak yatırımcısı olabilecek potansiyel alıcıların körfez kaynaklı olabileceğini düşüncesindeyim. Bu arzın akıbetini çok kısa süre içinde göreceğiz.
Ancak, 31 Mayıs Gezi olayları ve FED’in tahvil alımını azaltabilme ihtimalli açıklamaları sonrasında uluslar arası talepte sıkıntı olabileceği için ertenlenmiş olan bu arzın gündeme geldiği bugünlerde, hemen arkasından Vakbn’nın Hazine’deki payının arzının, Milli Piyango arzının da gündeme getirilmesi, BDDK’nın bankalar üzerinde uygulamaya geçeceği sıkılaştırıcı tedbirlerin açıklanması yaman bir çelişki olarak gözüküyor! Bu denli büyük arzlar öncesinde, bu tip açıklamaların piyasaları negatif etkilemesi düşünülüp, etap etap açıklanması daha doğru olurdu. İlgililer arasında bir koordinasyon eksikliği mi var sorusu akıllara geliyor.
Cari Açık Sorunu Yeni Tedbirleri Getiriyor!
Açıklanan dış denge verilerinde cari açığın sorun olması, bir takım tedbirlerin daha devreye alınmasına sebep olacak. Yılbaşında cari açığı frenlemek için % 15 civarında tutulması hedeflenen kredi büyümesi şu an için % 30’lara dayanmış durumda. Kredi büyümesinin önüne set çekebilmek için, bankaların kredi kartları dahil bir çok sınırlamalar getiriliyor. Tüm bunlar bankaların fonlama maliyetlerini arttıracağı için, ilerideki karlarının düşmesine neden olabilecek gelişmelerdir. Bu nedenle de hem banka hisselerini, hem de BIST’i negatif etkiliyor.
Hatta Ekgyo arzına katılmak için de diğer hisselerden çıkışlar görüyor olabiliriz. Çünkü ekonomi yetkilileri bankalar üzerinde özellikle tüketici kredilerinde sınırlamalar getirirken, konut alanı bu sınırlamaların dışında tutuluyor. Böylece gözetmek zorunda oldukları büyümeyi de bir sınırın üstünde tutmak istiyorlar. İşte bu nedenle bir kısım banka yatırımcısı ekgyo hisselerine dönüş yapıyor olabilir. Ayrıca yeni halka arzı sonrasında ekgyo’nun endeksi etkileme oranı artacak olduğu için, endekse uygun yatırım yapan yabancı fonlar bu değişikliğe uymak için ekgyo oranlarını arttırmak zorunda kalacaklardır. Bunu da ya yeni para sokarak, ya da bankalardan satışlar yapıp karşılamak durumunda kalabilirler. İşte bu durumun da banka hisseleri üzerinde satış baskısı yaratmış olması ihtimali kuvvetlidir.
Enflasyon ve TCMB Kaynaklı Riskler
Son gelen enflasyon verilerimiz beklentilerin üzerinde geldi. TCMB’nın enflasyon, krediler, cari açık, büyüme hedefleri şaşırmaya devam ediyor. Böyle olunca da, TCMB’na olan güvende erozyon yaşandığını düşünüyorum. Başkan Başçı’nın Dolar kuru üzerindeki sözlerinden geri adım atması, Dolar kurunun yeniden 2,02′ yi bulması bu güven kaybını arttıran gelişmeler oldu. Bugün Başçı’nın bir konuşması olacak. Bu konuşmanın satır aralarında enflasyonda revize olur mu? Faiz politikaları ve bankalar konusundaki düşünceleri önem kazanacaktır. Eğer enflasyonda yukarı bir revizyon olursa, paralelinde faiz koridorunun da yükseltilmesi söz konusu olur mu göreceğiz. Benim bu konudaki aylardır düşüncemi biliyorsunuz. Enflasyon kontrol altına alınamıyor. Cari açık istenildiği gibi düşürülemiyor. FED’in tahvil alımını azaltması yeniden gündeme geldi. Bu durumda sermaye çıkışına mani olmak için faizlerin yukarı çekilmesi kaçınılmaz olacaktır diye düşünüyorum. Hatta bunun bugüne dek yapılması gerektiğini de ifade ettiğimi biliyorsunuz. Şimdi bu risk yeniden karşımızda duruyor. Kur ve faizlerdeki olası yükseliş riskleri, bankaların karlarında olumsuz etki yaratacağı için de bankalarda satış baskısı yaşanıyor.
Tabii Ki FED!
Piyasaların realize olmasının nedenlerinden birisi de, iyi gelen ABD verilerinin moralleri bozmasıdır. Son ABD verileri, FED’in tahvil alımını azaltmak için Aralık ayını bile beklemeyeceği yönünde görüş değişiklikleri oluşturdu. Cuma günü açıklanak tarım dışı istihdam bu nedenle çok önemli olacaktır. Eğer iyileşme sinyalleri bu verilerde de görülürse, tahvil azaltımının gündeme girme riski artacaktır. Bu konu yabancı satışlarının artmasına neden olacak bir risktir. Yabancıların ellerindeki en yoğun hisselerin neler olduğunu sanırım söylememe gerek yoktur!
Düşüşler Abartıldı Mı?
Ben öyle olduğunu düşünüyorum. Bunun nedeni olarak da, tam ekgyo satış baskısı yaşanırken cari açık verilerinin yarattığı olumsuz etki üstüne geldi. Bu yaşanırken enflasyon beklentilerden yüksek geldi. Yüksek gelen enflasyon faiz, kurlar be BIST’de baskı yaratırken BDDK bankacılık tedbirlerini gündeme getirdi. Bu açıklamalar stresi daha da arttırdı. Bu da yetmezmiş gibi, tv programında bakan M.Şimşek’in eğer önümüze gelirse Vakbn arzını bekletmeyiz demesi, bir anda vakbn üzerinde yeni bir satış dalgası yarattı. Geçen hafta sonuna kadar neredeyse FED tahvil alımına sonsuza dek devam etmek zorunda yönünde açıklamalar gelirken, son gelen iki ABD verisi tam tersi bir görüş dönüşü yaşatıyor. Açıklamalar bir anda FED’in tahvil azaltımı riskinin öne çekilebileceği şeklinde değişti. İşte tüm bu gelişmelerin üst üste gelmesi bence gereğinden fazla ve hızlı aşağı sarkmamıza neden oldu diye düşünüyorum.
Ancak yine de, yaşanan bu karışık dönem nedeniyle sınırlı alım imkanını kullanarak bu sürecin netleşmesini beklemek doğru olacaktır. Bu nedenle tedbirli olmak lazım. Hemen belirtmek istiyorum ki, bu yaşanan ani ve sert düşüşlerde tv. yorumlarındaki ralli yorumlarının da etkisi olduğu görüşündeyim. Dikkat ettiyseniz, her nedense yukarıdaki risklerin bir kısımını bir süredir yaşıyor olmamıza rağmen bir yıl sonu rallisi başlar mı, ne zaman başlar yönünde yorumlar artmıştı. Bu tip yorumlar da yatırımcıyı gereksiz şekilde riskler almaya itebiliyor. Bu yorumların etkisi ile geçen hafta yükseklerden alınmış olan hisseler gelen satışlarla sert düşünce ciddi moral bozukluğu ve kayıplar yaratıyor. Psikolojiler bozuluyor ve satış yönünde tepkiler artıyor. En azından oluşan gap’lere dikkat çeken birisi olarak üstüme düşen sorumluğu yerine getirenlerden biri olduğumu düşünüyorum. Lütfen aylardır, yıllardır dinlediğiniz yorumları ve kişileri artık ayrıştırmanız gerektiğini biliniz! Doğruları daha çok olan yorumcuların dediklerini dikkatli takip ediniz.
BIST, dünün aşırı satışları nedeniyle alım tepkileri yaşayabilir. Ama baktığım tekniklere göre ayar biraz kaçmış, görüntüler bozulmuş görülüyor. Bu nedenle yükseliş tepkileri ile güne başlayabilsek bile devamından pek emin değilim! Artık 80.000’leri değil, yeniden 77.000 endeksi ne zaman geçeceğimizi düşünmemiz lazım. Çünkü 77.000 önemli bir endeks direnci olmuş durumda.
Tüm bu yaşananlara rağmen, yine de hisse bazlı yükselişlerin olabileceğini düşünüyorum. Bu nedenle bağımsız hisse hareketlerini yine de görebileceğimiz görüşündeyim.
Saygılarımla
www.aydineroglu.com – www.borsaanalizci.com