Aydın Eroğlu – 20.08.2013
FED tutunaklarının açılmasından önce küresel tedirginlik iyice artmış durumda. Tahvil alımının azaltılması konusunda bir mesaj çıkar mı korkusu ile dünya borsalarında realizeler görülüyor. Ancak dediğim gibi DOW dahil bu borsalardaki düşüşler bana göre sadece realize ve çok büyük boyutlarda değil. Oysa biz dahil gelişmekte olan ülke borsalarının düşüşleri bu realizelerden çok daha fazla oluyor. Bunun nedeni de, FED’in tahvil alımını azaltma kararı alması halinde, sıcak paranın gelişmekte olan piyasalardan, gelişmiş piyasalara doğru çıkmasından korkuluyor.
FED’in yarattığı riskler nedeniyle banka hisseleri, BIST ve Türkiye için bu korkunun ağırlığı varken, buna bir de dün gelen BDDK banka kredi ve kredi kartları ile ilgili tebliğ taslağı eklenince borsadaki düşüş sert oldu. Henüz taslak olan olası BDDK kararlarına göre, bankacılık sektörünün bu yılki karında 2 Milyar TL. civarı bir azalma olması hesaplanıyor. Bundan da en çok kredi kartı portföyü yüksek olan bankaların etkileneceği düşünülüyor.
Hatırlarsanız bir ara kredi artışı ile ilgili konuşmalar yapılırken, tüm kredilere % 15 gibi ortak bir sınır koymanın doğru olmadığını, tüketim ve üretim kredilerini bir birinden ayrı değerlendirmenin doğru olacağını yazmıştım. Tüketim kredilerini sınırlayarak, üretimi destekleyici kredi artışının hiçbir zararı olmayacağını ve sınırının da olmasına gerek olmadığını ifade etmiştim. İşte aslına bakarsanız dün açıklanan BDDK taslağında tam da bu yapılmak istenmiş. Bankaların tüketici kredileri ve kredi kartları için karşılık artışı ve bir takım sınırlamalarla tedbirler alınırken, büyümeyi tetikleyecek ticari kredilerin ise karşılıklarında indirimler yapıldığı görülüyor.
Tüketici kredileri toplam kredilerin % 25’inden fazla olan bankalarda karşılık oranı % 1’den % 4’e yükseltilerek tüketici kredilerinin artışına set çekiliyor. Buna karşılık ise ihracat kredilerindeki karşılık oranı % 1’den % 0’a, KOBİ kredilerinin karşılık oranları da % 1’den % 0,5’e indirilmiş. Bence alınan kararlar doğru. Yapılan bir risk oto kontrol hamlesi olmuş. Bunun ilk anda bankaların karında olumsuz etkisi düşünüleceği için algılanması negatif etki yaratabilir. Ama sonrasında bankaların sermaye rasyolarını destekleyeceği, büyümeye olumlu katkı yapacağı, ticari kredilerin maliyetlerinde indirimler görülebileceği ve ticari kredi kullanımını artıracağı için olumlu olduğu görülecektir.
TCMB Para Piyasası Kurulu Toplanıyor
Saat 14:00’te PPK’nun Ağustos ayı faiz kararları açıklanacak. Analistlerin genelinde bir faiz artışı beklentisi pek gözükmüyor. PPK da faiz artışını pek düşünmüyor sanırım. Ancak bu konuda benim düşüncem en başından beri farklı. Ben faiz koridorunun da ötesinde asıl politika faizlerinde toplamda 200-300 baz puanlık (Şu anki % 4,5) bir artışın olması gerektiğine inanıyorum. Bu yapılmadığı müddetçe piyasa faiz ve kur baskısı sürecektir öngörüsündeyim.
FED Tutanakları Yarın Açıklanacak
Bu konuda da tam bir muamma yaşanıyor. Bir bakıyorsunuz en şahin açıklama ve gelen olumlu ABD verilerine rağmen borsalar yükselebiliyor. Sonra bir bakıyorsunuz yine aynı nedenden dolayı gelişmiş borsalar ve DOW endeksleri düştü deniyor. Kısacası kimse neye göre nasıl davranacağını tam olarak bilmiyor. Tahvil alımının azaltımı kararı alındığı zaman gerçek yansımanın ne olacağını anlayacağız.
DOW’da Realizeler Görülüyor!
Bu konuda bir-iki gün evvel yazdıklarımı yeniden paylaşmak istiyorum;
”DOW’da yaşananın bir realize olduğu düşüncesindeyim. Rekorlar gören bir DOW’dan bahsediyoruz. Bir düzeltme yapması gayet doğal. 15.070 civarlarından aşağıya sarkmadan yeniden alımların geldiğini görebiliriz. Stochastikler buna uygun seviyelerde bulunuyor. Ama çok önemli bir teknik uyarıda bulunmak istiyorum! Gördüğüm grafiklere göre diyelim ki, DOW verdiğim bu desteği aşağıya kırdı. Bu gerçekleşirse, 2012 11’nci aydan gelen yükseliş kanalının desteğini aşağıya kırmış olur. Yani yükseliş kanalından çıkmış olur. Bu yaşanırsa, yine de çok sorun değil. DOW için 14.858 ve 14.550 diye iki alt destek daha var. Yükseliş kanalından çıkmış olsa da, bu destekleri kırmayacak ek bir düşüş daha yaşayıp, yeniden yükseliş yönüne dönebilir. Ama eğer 14.550 olarak gördüğüm destek aşağı kırılırsa, işte bu takdirde DOW için yaşadığı bu yükseliş trendi aşağı yönlü kırılmakla kalmaz, bir de ikili tepe denen bir düşüş formasyonu başlamış olur. Devamı çok daha ciddi düşüşlere neden olur. DOW’da bu düşüş yaşanırsa, bizim 70.000 altına inme riskimiz yüksek olur.
Belirteyim ki, benim kişisel düşüncem; DOW bu gevşemesinde inerse en fazla 15.070 civarlarına iner, daha fazla düşmeden yeniden yükseliş başlar. Bizim için takip edilmesi gereken korku nedeni olarak, DOW’un düşmesinden kaynaklanacak düşüşler değil de, FED’in tahvil alımını azaltma kararı almasından kaynaklanacak yansımalar olur.”
BIST teknikleri ile ilgili riskleri bir çok kez tekrarladığım için sanırım artık biliyorsunuzdur. 70.000 seviyesine doğru 72.000 dahil iki-üç tane daha ara destek mevcut. Eğer bu destekler sırası ile kırılarak en sonunda 70.000 de aşağı kırılırsa, bu takdirde 67.000-66.000-65.000 ve belki de biraz daha aşağıya inebilecek bir endeks riskleri olduğunu hatırlatmak istiyorum. Ama kişisel görüşüm olarak 72.000 seviyesinin kuvvetli bir destek olacağını ve buralardan yeniden alımların gelebileceğini bekliyorum. Yanılırım da 72.000 aşağı yeniden kırılsa bile, 70.000’in altını en azından bu dönem için göreceğimizi beklemiyorum. Umarım yanılmıyorumdur!
Saygılarımla
www.aydineroglu.com – www.borsaanalizci.com