Aydın Eroğlu – 02.04.2015
Bu görüşümün tek bir şartını özellikle belirtmek istiyorum; eğer gündemi sarsan provakatif olayların bir yenisi daha yaşanmaz ve BIST yakın vadede 80.400 seviyesinin altına inmezse, kısa bir süre içinde önce 83.748’i, sonra da 86.000 civarlarını görebilir. BIST’in ve banka hisselerinin teknikleri bu görüşümü destekleyen görünümler veriyor. Tekrar ediyorum, Şubat ayının başından itibaren beklemediğimiz gelişmeler nedeniyle dış piyasalardan olumsuz ayrışmış bulunuyoruz. Beklentileri bozabilecek yeni gündem dışı gelişmeler olmadığı takdirde, BIST’in biraz soluklanması beklenen bir gelişme olur.
Dün ABD’den gelen verilerdeki kısmi bozulma, ABD petrol stoklarının artmaya devam etmesi, İran ile süren nükleer müzakerelerden uzlaşma çıkması halinde brent petrolde hızlı ve yeni bir düşüş daha görülme ihtimali özellikle bizim gibi gelişmekte olan ülke borsalarını destekleyecek gelişmelerdir. Yarın gelecek ABD tarım dışı istihdam verisinde beklentilerden biraz kötü sonuçların bile gelmesi piyasalara olumlu yansıma yaptırabilir. Ancak eninde sonunda başlayacak olan FED faiz artışından korkmak yerine, bir an önce başlasa da, bu konunun artık o kadarda büyütülmemesi gereken bir konu olduğu görülebilse diyorum.
Ekonomiden Kötü Sinyaller Geliyor!
Yakın yazılarımda da yazdığım nedenlerle büyümenin ve ihracatın düşmüş olabileceğini yazmıştım. Hatta yılın ilk iki çeyreği için de benzer durumun sürmesini bekliyordum. Bence dün gelen ihracat rakamları bu beklentiye paralel sonuçlar içeriyor. Bu verilerden herkes kendisine bir sonuç çıkartmalı! TCMB faizlerin düşmesi görüşüne muhalefetti bırakması gerektiğini anlamalı. Büyüyemeyen Türkiye’nin, bir çok sorunları yaşamaya başlayacağını görmeli. Ama iktidar olan ve karar alıcı noktasındaki siyasiler de, sadece TCMB para politikası araçları ile, kalıcı bir yüksek büyüme ve düşük enflasyon başarısı sağlanamayacağını anlamalılar. Topu sadece yıllardır yaptıkları gibi TCMB’nın üstüne atmayıp, en kısa süre içinde katma değerli üretimi ve doğrudan yatırımları arttıracak yapısal reformları hızla gerçekleştirmeliler.
Ancak, moralleri bozan ihracat ve büyüme oranlarındaki düşmenin, en kötü ihtimalle 3’ncü çeyrekten itibaren, Avrupa’da başlayacak talep artışı desteği ile birlikte yeniden yükselmeye başlamasını bekliyorum. Yani 2015’in özellikle ikinci yarısı için anlatılanlar gibi karamsar değilim. Tam tersi hatta iyimserim bile diyebiliriz.
Yatırımcı Ne Yapmalı?
Peki bu ortamda yatırımcı ne yapmalıdır? Ben yaşanan ekstra gelişmeler nedeniyle olması gerekenden fazla düştüğümüze inanıyorum. BIST’in ve bir çok hissenin, Yazının Devamı
NOT: Yazının tamamı 09:00’da borsaanalizci.com‘da yayınlanmıştır!