Bankaların, tuprs’ın, holding, Tcell ve ttkom’un yükselişe omuz vermesi halinde bunu çok kolay yapar. Tcell ve ttkom için bunun mümkün olduğu görüşündeyim. Diğerleri için bir şey diyemiyorum. Özellikle bankalar teknik destek seviyelerindeler. Ama özellikle konut sektöründe enflasyon altında verilen krediler ve TCMB döviz rezervlerindeki swap paralar oranı nedeniyle tedirginliğimi koruyorum. Enflasyonda belirgin düşüş görmeye başlamazsak, bu konuda tedirginliğim sürecektir.
Neyse, sonuçta grafiklerde her türlü ihtimale açık görüntüler görüyorum. Dış borsalar için paylaştığım teknik seviyeler çok önemli. Eğer SP500 ve Dax fincan-kulp formasyonlarını yapmaya kalkarlar ve BIST de bu ortamda 120.203 ve 120.464 dirençlerini kırarsa bir fincan-kulp da bizde başlar. Bu takdirde 121.242 – 121.580 – 122.812 – 123.845 – 124.536 pandemi öncesi dirençlerine yönelebilir.
Ama lütfen tekniklere çok dikkat edin. Bu beklenti olur mu diye beklerken, önce 118.360, sonra 117.000 seviyeleri kırılacak olursa satışlar artmaya başlar. 115.600 seviyeleri de aşağıya kırılacak olursa, bu takdirde ikili tepe formasyonu oluşturur. Bu durumda satışlar daha da derinleşir ve düzeltme bir öncekinden daha da altlara, muhtemelen önceki yazılarımda bahsini yaptığım gapleri kapatmaya doğru hız kazanır.
Bunlar teknik görüntülerin iki yönlü ihtimali. Ben düzeltmeden korkuyorum ama şu anki teknikler sanki yine yukarı dönmüş gibi görülüyor. En azından hisse bazlı hareketler devam edebilir gibi duruyor. AB’de teşvik paketinde varılan anlaşma euro’ya ve bize pozitif katkı yapabilir. AB’de büyümenin artması, benim son çeyrekte ciddi bir büyüme başlatmamız beklentimi destekler. Ama bu beklentimin borsadaki en önemli yansıma yeri olarak gördüğüm otomotiv yan sanayii hisseleri zaten fazlası ile sert yükselişler yaptılar. Yani büyüme beklentimizi çok hızlı ve biraz da fazla satın aldılar gibi görüyorum.
Çekincelerim!
TCMB döviz rezervlerinde erimenin sürüyor olması.
CDS’lerimiz halen 500’lerin üzerinde,
Yabancıların sermaye piyasalarımızdan çıkışı sürüyor. Hisse satışları halen devam ediyor. Son olarak aracılık faaliyeti yapan Deutsche de sermaye piyasalarındaki faaliyetine son verip Türkiye’den çıkma kararı almış. Bunlar üzerinde düşünülmesi gereken gelişmeler.
Libya’da olası riskler artıyor. Mısır, Libya Sirte Limanına müdahale halinde asker gönderme teskeresi çıkarttı. Suriye’deki durum malumken Libya’da da riskli gelişmeler her an yaşanabilir. Ama Türkiye olarak Doğu Akdeniz, Libya ve Suriye’de bize risk yaratacak her türlü gelişmenin karşısında sonuna kadar da durmak zorundayız. Ben bu durumun olası risklerine dikkat çekmek istiyorum. ABD Rumlara askeri eğitim verme kararı alıyor. Diğer taraftan F-35’lerimize el koyuyor. Tüm bunlar sanki bizi Suriye dışında da bir yerlerde çatışmaya sokma isteğindeler gibi izlenim görüyorum. Ama uluslararsı siyasette her şey bir anda değişebilir. Yine de bu riskler şu an için önemli.
Enflasyon halen yüksek ve altında piyasaya verilen krediler risk yaratıyor. Önümüzdeki yıl enflasyonda ciddi düşüş olmaz da düşük kredi faizleri son bularak yeniden faizler yukarı dönecek olursa, bu inşaat sektörü ve bu sektörü fonlayan bankalarda sıkıntı yaratır. Umarım enflasyonda da düşüş başlar. Bankalar üzerindeki baskının ana nedeni bu ve döviz rezervlerimizdeki azalış.
ABD ile ilişkiler halen gergin. Halkbank, F-35, S-400 konularında gerilim sürüyor. ABD seçimlerinde Biden önde görülüyor. Eğer kazanacak olursa, ilişkiler Trump zamanına göre daha da gerilebilir.
Bunlara şu an aklıma gelmeyen diğer riskleri de ekleyebiliriz. Bir de bilanço dönemindeyiz. Altı aylık bilançolar pandeminin etkilerinin en derin görüleceği bilançolar olacak. Buna da dikkat etmenizi isterim. Son dönem çok sert artış gösteren her hissenin bilanço verileri olarak bu yükselişleri desteklediği görüşünde değilim. Bazılarında gelecek beklentileri karşılamayan bilançolar nedeniyle, sert geri çekilmeler yaşanabilir.
İşte tüm bunlara çok dikkat edin. Bu nedenle ben nakit de tutarak teknik fırsatlar ve hisse bazlı hareketleri takip ederek bu günleri daha temkinli bir yatırım davranışı ile geçirmeyi doğru buluyorum. Yükselişler sizi her şey tozpembe düşüncesine itmesin. 10 TL gibi bir fiyatta iken bir hisse BIST yönetimi tarafından bilanço ve finansal riskleri nedeniyle borsa kotundan çıkartılmış. Ben hissenin adını bile duymamıştım ama 2006’dan beri borsada bulunan ve bu fiyatta olmasına rağmen kottan çıkartılan bu hisse örneği, sizlere borsada gördüğünüz her fiyatın gerçek olmadığını, yükselişler hep sürecek diye bilmediğiniz hisselerin peşine takılmanın riskler yaratabileceğini hatırlatmalı. Lütfen kazançlarınızı realize etmeyi de bilin. Para cebe girmeden kağıt üstündeki kar gerçek kazanç değildir. Kar cebe girince gerçek olur.
Tüm bu risklere rağmen, ABD’de seçimlere kadar çok büyük bir borsa düşüşü beklemiyorum. Şimdi de yine Trilyon Dolar’lık yeni bir paket görüşülüyor. Trump seçimlere kadar elindeki tüm kozları kullanacaktır. Eğer Biden de kazanacak olsa, o da ekonomi düze çıkmadan piyasaları bozacak kararlar almayacak, en azından bir süre daha piyasayı likidite teşvikleri ile fonlamaya devam edecektir. AB tarafında da ekonomileri ayağa kaldırmak için dün uzlaşmaya vardıkları bol hibeli paket gibi finansal paketler işler düzelene kadar tekrarlanabilir. Ben sadece bu arada ara teknik düzeltmeler olabilir çekincesine dikkat çekiyorum. Geçen gördünüz 7 Bin puanlık düzeltme hisse bazlı % 10, % 15’lik sert kayıplar yarattı. Bunlara yakalanmayın diye bu uyarılarımı yapıyorum.
Güne pozitif başlamayı bekliyorum. Beklentilerimi detaylı yazdım. Teknik gördüğüm hisseleri de destek-direnç tablomuzda paylaşmayı sürdürüyorum. Karar sizlere kalıyor.
Hepinize sağlık ve bol kazanç diliyorum.
Aydın Eroğlu
Stratejist Finans Yazarı