Dijital Çağa Başlamak ve Dijital Yaşamak…
Değerli sektör paydaşlarımız, bilindiği üzere bir pandemi ile patlak veren ve dünyayı sanki bilim kurgu filmlerindeki gibi bir senaryo ile saran bir durumun içerisindeyiz. Bu durum ciddiyetini milyonlarca insanın hayatını kaybetmesi ile tescilledi. Bu durumdan ötürü çok üzgün ve tedirginiz. Covid-19 virüsünün bir an önce bitmesi ve dünyanın normalleşmesi şu sıralar en büyük arzumuz. Umuyoruz bu durum daha fazla insanın hayatına mal olmadan son bulur.
Bu durumun tetiklediği bazı sosyal, ekonomik, stratejik ve teknolojik hadiseler var. Bu hadiseler farklı ülkelerde farklı şekillerde vuku bulmaktadır. Peki ülkemizde durum nedir, hazırlıklar nedir, ne seviyedeyiz, bunu sektör olarak da sorguluyor ve bu durumda sektörümüzün önemini her fırsatta dile getiriyoruz.
En başta bu süreçte sosyal hayat durdu ve insanın yaşamak için en başta neye ihtiyaç olduğu öne çıktı. Bu ihtiyaç gıdadır. Gıdaya ulaşmak zorlaştı, hayat pahalılığı, işsizlik, ekonomik sıkıntılar insanları zor duruma düşürüyor. İnsan gıda olmadan yaşayamaz ve virüsle de baş edemez. Bu ihtiyaç öyle ki, belki de ilerde oluşabilecek 3., 4. dünya savaşlarına neden olacak, belki de insanlık bunun yüzünden dünyanın sonunu getirecek. Bu nedenle midir insanoğlu son zamanlarda uzayda yaşayacak başka dünyalar aramaktadır, sorgulamak lazım.
Soğutma sektörü aşının geliştirilmesi ile de önemini bir başka boyutuyla hissettirdi ve endişelerin cevabını verdi. Özellikle geliştirilen bazı aşılarda -80°C‘lerde muhafaza istenmesi ve taşınması insanları telaşlandırdı. Bununla ilgili sektör olarak çalışmalarımızın olduğunu, bunun mümkün olduğunu söyledik. Daha önce verdiğim röportajlarda “aşının soğutulması, bulunması kadar zor değil” demiştim. Sektör olarak ve paydaşlarımız olarak gerekli çalışmalar açıklamalar yapılmıştır. Hali hazırda çalışmalar da yapılmaktadır. Bununla ilgili telaşlanacak bir durum yoktur. Sektör alt yapımız buna müsaittir. Fakat telaşlanılması gereken nokta, virüsün mutasyon halidir. İnsanoğlu tedbirleri ne kadar önemserse bu durumdan o kadar hızlı çıkarız. Sanıyorum bu gerçek daha çok bedel ödenerek ve zaman ile aşılacak. Beraberinde aşılama sürecinin ülkemizde hızlı ilerlemesi sektör olarak da arzumuzdur.
Bu güncel hadise ile beraber halk da değişikliklerle karşılaştı. Bu değişiklikler zorunlu haller ile toplumu şekillendirdi. Bugün herkes yediden yetmişe internet ile yaşamaya başladı, sanal dünyaya girdi. Herkesin elinde dokunmatik ekran aletler var ve herkes işini bu şekilde yapmaya başladı. Sektörümüz dahil bütün sektörlerde ve topluluklarda toplantılar dijital ortamlarda, sanal platformlarda yapılmaya başlandı. Sanal fuarlar düzenlenmeye başlandı. Uzaktan eğitim modeli sistemleşti. Sanal dijital satışlar ve iş yaşamı başladı. Ev-ofis dediğimiz model ile evden internet ile çalışma hayatı başladı. Öyle ki bazı özel kuruluşlar, artık pandemi geçse de bu sanal, evden çalışma sisteminin kalıcı olarak kuruluşlarında devam edeceğini açıkladı.
Bundan 4-5 yıl önce bizler endüstri 4.0 ve “smart factory”, akıllı tesisler diyorduk. Çalışanlarımıza dijitalleşmeyi aşılamaya çalışıyorduk. Fabrikalarımızda robotik sistemler, tam otomasyonlu sistemler kurmaya çalışıyorduk. Bu sistemleri insan olmadan da, internetten uzaktan kontrol etmeyi hedefliyorduk. Bunun uzun bir süre alacağını, bu sürecin ne zaman hızlanacağını ve hangi yatırımları yapmamız gerektiğini düşünüyorduk. Bazen bu düşüncelerimizin uzak olduğunu söyleyenler ile farklı platformlarda tartışıyorduk. Nitekim bundan 15-20 sene evvel yaptığımız soğuk zincir projelerinde sistemlerin uzaktan kontrolü ve internetten izlenmesi için söylediklerimiz, bunun yatırıma dönüşmesi ve bütçesi yatırımcılar tarafından güçlükle kabul edilse de, zamanla aşıldığının tecrübesi var bizde. Şu anda da sanayide otomasyonun ve robotların çalışmasının ve internetten kontrol edilmesinin planlarını yapıyorduk. Akıllı sanayileri anlatırken; dokunmak yok, insan yok, ışık yok diyorduk. Bunun tarifini böyle anlatıp hızlanması için planlar yapıyorduk ve dijitalleşme başlayacak, başlamalı diyorduk.
Derken, olan oldu pandemi ile dijitalleşme başladı. Ama biz böyle başlamasını hayal etmedik, sektör olarak bunun tam ortasına düştük. Bir yanda gıda, bir yanda insan ve her ikisi için de soğutma, iklimlendirme teknolojisi gerekli. Adapte olmalıyız, hızlı cevap vermeliyiz. Sektör olarak bunun bilincindeyiz ve sorumluluğunu taşıyoruz. Bu yüzden diyorum ki, değerli sektör paydaşlarımız ve ey insanlık; bir çağ kapandı ve diğer çağ resmen başladı. Bu yeni çağın adı dijitalleşme ve ileri teknoloji çağıdır. Bundan sonraki süreç hızlı ilerleyecek ve dünyayı derinden etkileyecek çok şey olacak ve çok hızlı olacaktır. En çok etkileyecek şey ve büyük tehlike arz eden konu da “yapay zeka”dır. Yapay zeka kontrol altına alınmaz ise farklı platformlarda gelişir ise insanlık için ve dünya için tehlike arz edebilir. Artık Çin’de uçan arabalar var, uçan taksi modeli bir çok ülkede görülmeye başladı ve en son Londra’da bir durak yapılarak hizmete açıldı. Dron teknolojisi gelişecek, ABD’nin F35 uçaklarında geliştirdiği model birçok hava aracında da kullanılacaktır. Beraberinde uzay çağı hızlanacak ve ülkeler farklı yatırımlara girişecektir. Memleket olarak da sanıyorum aya ilk astronot göndermek istemekle ve ay yolculuğu çalışmalarına başlamakla sanıyorum ilk adımı atacağız.
Bütün bu gelişmeler ışında da sektörümüz soğutma ve iklimlendirme teknolojileri insanoğlu var olduğu sürece, gıda güvenliği ihtiyacı ile beraber var olacaktır. Gelişen koşullara göre sektörümüzde gelişecektir. Ama şu an gerçek olan ve farkında olmamız gereken durumu tekrarlıyorum; değerli sektör paydaşlarımız ve ey insanlık; bir çağ kapandı ve diğer çağ resmen başladı. Bu yeni çağın adı dijitalleşme ve ileri teknoloji çağıdır.
Derneğimiz SOSİAD (Soğutma Sanayi İş İnsanları Derneği) adına herkese geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor ve herkesi bu pandemi sürecini sağlıklı atlatması için duyarlı olmaya davet ediyorum.