Çin ve ABD ticaret heyetlerinin Ekim ayında toplanacağı açıklaması yapılınca, brexit ve erken seçim sorunu yaşayan İngiltere dışında gelişmiş ülke borsalarında pozitif bir etki görüldü. BİST de dün 100.500 direncinin üzerine çıktı ve 100.876 seviyelerini gördü. Ama sonrasında bankalara gelen satışlar nedeniyle 100.278 seviyesinden kapandı. Hatta bir ara 99.815 ile eksiye de dönmüştü.
Bankalar gayet güzel yükselirken bir anda satışların gelmesine neden olan özel bir gelişme yaşandı! BDDK’nın bankalara doğalgaz çevrim santralleri için kullandırdıkları yaklaşık 1.9 Milyar Dolar civarında olan bazı sorunlu kredilerini takipteki krediler olarak yazmalarını ve bu sayede açığa çıkacak ayrılmış karşılıklardan daha fazla kredi verme imkanı bulabilecekleri görüşünü ilettiği haberi geçti.
Haber ilk anda olumsuz algılandı. Bankalara satışlar geldi. Endeks eksiye döndü. Sonrasında ise, bankaların kredi verebilecekleri pasta daha büyümüş olacağı için karlarına olumlu yansıyabileceği görüşü hakim olunca, bir kısım alımlar yaşandı.
Bankaların Enerji Sektörüne Verdikleri Krediler Konusunu Biraz Açalım!
Enerji Sektörüne son dönem verilmiş kredi büyüklüğü yaklaşık 70 Milyar Dolar. Bunun 47 Milyar Dolar kısmı henüz geri ödemesi tamamlanmamış kredileri kapsıyor. Bu 47 Milyar Dolar kredinin de yaklaşık 13 Milyar Dolar’lık kısmının sorunlu krediler olduğu yazılıyor. Bu dilimin dağılımı da şöyle deniyor; 5 Milyar $ yerli kömür, 3.2 Milyar $ HES, 2.7 Milyar $ doğalgaz, 1.9 Milyar Dolar elektrik dağıtım.
Bankaların Kredi Grupları!
1- Standart Krediler
2- Yakın izlemedeki krediler
3- Tahsil İmkanı Sınırlı Krediler
4- Tahsili Şüpheli Krediler
5- Zarar Niteliğindeki Krediler
Bankalar verdikleri bu kredilerin bu gruplara girenleri için farklı oranlarda karşılık ayırmak zorundadırlar. 1’nci ve 2’ci grup için ayrılan karşılıklar kredi riskleri çok düşük olduğu için, oldukça düşük olan karşılık oranlarını dikkate almadım. Diğer kredi gruplarının karşılık oranları ise şöyle;
a) Üçüncü Grup; en az % 20 karşılı ayrılma zorunluluğu var.
b) Dördüncü Grup; en az % 50 karşılık ayrılma zorunluluğu var.
c) Beşinci Grup; en az % 100 karşılık ayrılma zorunluluğu var.
1.9 Milyar Dolar’lık Doğalgaz çevrim santrali kredileri için BDDK bunları takipteki krediler grubuna alabilirsiniz demiş. Kredi gruplarının karşılık oranlarını görüyorsunuz. İlgili krediler hangi gruptan çıkacaklarsa, girecekleri yeni grubun karşılık oranları ile aradaki fark kadar karşılık boşa çıkabilecek. Bu boşa çıkacak paraları da kredi hacmini arttırmak ve piyasaya yeni kredi vermek için kullanın deniyor.
Gördüğünüz gibi, bu konu biraz karışık. Bankalar yarattıkları yerli ya da yabancı para kaynaklarını kredi olarak verdikleri takdirde para kazanırlar. Böylece topladıkları kaynaklar için verdikleri faiz giderlerini kredi gelirleri ile karşılayıp, kar hedefi güderler. Bu açıdan bakınca, kredi grupları için ayrılan karşılıklar atıl ve faiz yaratmayan ya da çok düşük nema getiren bir dilim olarak görülebilir. Ama diğer taraftan bakınca ise, riskli krediler için karşılık ayrılması sayesinde yaratılan kaynakların bir kısmı nakit durduğundan olası riskler için güvence yaratır.
Göreceli olarak düz mantıkla bakınca, atıl duran karşılıklarının bir kısmı boşa çıkıp da onları kredi olarak verme imkanı bulacakları için, daha çok kredi daha çok kar gibi algılanabilir. Ama bu şekilde verilecek krediler de takibe düşecek kredilere dönüşecek olursa, bu takdirde bankaların sermaye risklerini arttırabilir endişesine neden olacak da bir gelişmedir. Bankaların özkaynak karlılık oranları bir ara % 15 – % 17 düzeylerindeyken, son dönem bu oran % 11’lere inmiş durumda. Eğer bu seviyelerin de altına inecek gelişmeler yaşanacak olursa, bu bankacılık sektörünü riskli gösterecek gelişme olur.
BDDK’nın tavsiyesinin yansımaları iyi yönde kullanılırsa pozitif, ama sorunlu krediye dönüşecek alanlara ve şirketlere verilir, onlar da ileride sorunlu kredi dilimine eklenecek olursa negatif etki yaratır. Zorlama ile karşılıkların krediye dönüştürülmesinin riskleri yabancı fonların bankalara bakışını olumsuz etkileyebilir. İşte bu görüşlerin hangisi baskın çıkarsa BİST de ona uyacaktır.
Ben 100.500 seviyelerini önemli dirençler olarak görüyorum. Bankaların sermayelerini koruyan karşılıkların bu şekildeki düzenlemelerle riske edilmesini doğru bulmuyorum. Bu yüzden olası yükselişlerde temkinli durulmasını ve gerçekleşen öngörülerde ve karlı pozisyonlarda realizasyon yapılmasının doğru olabileceğini düşünüyordum. Ama haberin detaylarını inceleyince, devlet tarafından kurulacak bir fona sorunlu olan bu çevrim santrellerinin alınabileceği söyleniyor. Böylece bunlardan kaynaklı kredi geri ödemelerinin bu fon tarafından yapılacağı ifade ediliyor. Eğer bu süreç yakında yaşanacaksa, belki de BDDK’nın bu son tavsiyesi bu nedenle gelmiş olabilir.
Tabii aslında bu konu da farklı bir sorun! Özel sektörün altından kalkamadığı yatırımların kamunun üzerine yıkılmış olmasına neden olan bir gelişme ne kadar iyi görülmeli onu da bilemiyorum. Buradaki asıl sorun, bu ihalelerin zamanında Dolar bazlı yapılmış olmasından ve sonrasında dövizde yaşanan sert yükselişlerin şirketleri zora sokmasından kaynaklanıyor. Devlet bu tarz ihalerini süre şartlarını sıkı koyarak, TL bazında yapsa, bu krizler görülmeyebilir.
Kısacası BİST, bu gelişmeyi nasıl yorumlayacak o önemli. Teknik olarak …Devamı için TIKLAYINIZ!
Hepinize iyi bir hafta sonu dilerim.