Eylül 2019: Karşılık giderleri net karı baskılıyor
Sektörün net karı aylık bazda %28 düşüş kaydetmiştir (yıllık: +%1,1). Bankaların BDDK tarafından yeniden sınıflandırılması talep edilen kredilerin bir kısmını takipteki krediler olarak muhasebeleştirmesiyle birlikte artan karşılık giderleri sebebiyle sektörün aylık net karı düşük gelmiştir. Eylül ayındaki en dikkat çekici kalemin, düşük fonlama maliyetlerine bağlı olarak aylık bazda 104 baz puan (yıllık: +115,8 baz puan) genişleme gösteren çekirdek makas olduğunu söyleyebiliriz. Komisyon geliri aylık bazda %13,2 artış ile (yıllık: % +38,4) güçlü seyrederken, ticari zararlar %22,7 oranında gerilemiştir. Öte yandan, karşılık giderleri, aylık bazda %21 artış göstermiştir. Ağustos ayında bir miktar ivme kazanmış olan kredi büyümesi bir önceki aya göre %0,2 oranında daralmıştır (Ağustos %1,9). Yılbaşından bu yana %8 artış kaydeden TL kredi büyümesi aylık bazda +265 baz puan olurken, döviz kredilerindeki büyüme (kur ile ayarlanmış) – 201 baz puan olmuştur. Takipteki alacaklar aylık bazda 33 baz puan artış ile %5’e yükselirken (yıllık: +180 baz puan), risk maliyetinde aylık bazda 180 baz puan (yıllık: +141 baz puan) artış kaydedilmiştir. Ağustos ayında %12.1 olan sektörün öz sermaye karlılığı ise eylül ayında %8,6 seviyesine gerilemiştir.
Kamu bankaları: Ağustos ayında 1.7 milyar TL olan kamu bankalarının net karı, eylül ayında %24,4 düşüş ile 1.2 milyar TL’ye gerilemiştir. Bu gerilemenin sebeplerinin (i) artan karşılık giderleri, (ii) faaliyet giderlerinde aylık bazda gerçekleşen %1,6 artış, (iii) faiz gelirlerinde kaydedilen %10 düşüş ve (iv) vergi giderlerinde aylık bazda görülen %72,5 artış olduğunu söyleyebiliriz. Kamu banklarının TL çekirdek makası 130 baz puan genişlemiştir. Aktif kalitesi tarafında, takipteki krediler aylık bazda 26,5 baz puan artış kaydetmiştir. Kamu bankalarının ağustos ayında %12,4 olan öz sermaye karlılığı %9,2 seviyesine gerilemiştir.
Özel bankalar: Özel bankaların net kârı ağırlıklı olarak YP cinsinden çekirdek makastaki aylık 160 baz puan daralmaya bağlı olarak aylık bazda %9,9 düşüş kaydetmiştir (yıllık: +%202). Segmentin TP cinsinden çekirdek makası 90 baz puan genişleme göstermiştir. Komisyon gelirleri %12,4 büyüme kaydederken, faaliyet giderleri aylık bazda %28 artış göstermiştir. Faaliyet giderlerinin önemli ölçüde artış göstermesinin sürdürülebilir trend açısından endişe verici bir sinyal olmadığına inanmakla birlikte, bu artışın bazı bankaların aylık bazdaki düzenlemeleri sebebiyle gerçekleştiğini düşünmekteyiz. Karşılık giderleri %9,2 düşüş göstermiştir. Bazı bankaların 3.çeyrek finansal sonuç dönemi sonunda karşılık ayırma oranlarını düşürmüş olmaları sebebiyle provizyon giderleri aylık bazda %9,2 oranında azalmıştır. Segmentin karşılama oranı %65 seviyesinden %61’e düşüş göstermiştir. YP cinsinden kredi büyümesi zayıf kalarak %0,9 kadar daralırken, TP cinsinden kredi büyümesi %2,5 artış kaydetmiştir. Aktif kalitesine baktığımızda, takipteki alacaklar 46 baz puan artarak %6,2 seviyesine, öz sermaye karlılığı ise aylık bazda -122 baz puan düşüşle %10,1 seviyesine gerilemiştir.
Sonuç: Eylül rakamları, sektörün faaliyet kârlılığının düşen fonlama maliyetleri nedeniyle hızla arttığını göstermektedir. Ne yazık ki, yüksek maliyetler ve kredilerin yeniden sınıflandırmaları, bankaların bu ay oldukça güçlü gelebilecek karlılıklarını olumsuz yönde etkilemiştir. BDDK’nın bankalardan yıl sonuna kadar 46 milyar TL tutarındaki takipteki alacakları yeniden sınıflandırmasını istemesi üzerine bankalar tarafında yüksek karşılık giderlerinin oluşabileceğini ve sektörün net kârının önümüzdeki aylarda baskı altında kalabileceğini belirtmiştik. Sonuç olarak, bankalar 2019 tahminlerimize göre 0.61 PD/DD’de işlem görmekte olup, TÜFE ve faiz oranlarının düşüş eğiliminde olduğunu göz önünde bulundurursak sektördeki hisseler için olumlu yöndeki beklentilerimiz devam etmektedir. Bu çerçevede Akbank, Garanti ve Yapı Kredi en beğendiğimiz bankalar olarak yer almaktadır.