1Ç24 Finansalları Bankacılık Beklentileri
Bankaların 2024 yılına ilişkin birinci çeyrek sonuçları bugün GARAN’ın finansallarının açıklanmasıyla başladı. Banka’nın net karı 17,7 milyar TL piyasa beklentisinin üzerinde 22,3 milyar TL (çeyreksel bazda ~%25 daralma) olarak açıklandı. Sonuçların detaylarına baktığımızda pozitifliğin büyük ölçüde 9,7 milyar TL al – sat karından (4Ç23: 4 milyar TL) kaynaklandığını görüyoruz. Diğer taraftan kredi mevduat maka-sının daralması, TÜFE endeksli menkul kıymetlerin getirilerinde düşüş ve swap maliyetlerindeki artış sebebiyle bir önceki çeyreğe göre Net Faiz Marjı 280 baz puan daralarak %3,4’e düşerken Net Faiz Gelir-leri de 20,3 milyardan 12,3 milyar TL’ye geriledi. GARAN faaliyet giderleri yıllık %79 artarak 18,7 milyar TL’ye çıkmasına karşılık, komisyon gelirlerinin yaklaşık üç katına çıkarak aynı miktara yükselmesi sayesi bu olumsuz gelişmeyi dengeledi. Kredi risk maliyetinde de düşük %0,68’lik düşük seviye korundu. Bu sonuçlara göre GARAN’ın geçen yılın son çeyreğinde %45 seviyesine yükselen özsermaye getirisi ise % 36’ya geriledi. 1. çeyrek sonuçlarına olumlu etki eden al – sat gelirlerinin normalleşmesi halinde diğer ana gelir ve maliyet trendlerinde bir değişiklik beklemediğimiz 2Ç’de bankanın karlılığının bir miktar daha gerilemesini öngörmekteyiz.
Diğer bankaların birinci çeyrek (1Ç24) beklentilerine baktığımızda ise HALKB ve VAKBN çeyreklik artışlarla ön plana çıkıyor. Ancak ana gelir kalemlerindeki trendlerin aksine HALKB vergi karşılıkları, VAKBN ise kredi risk maliyeti karşılıklarının güncellemesi sebebiyle net kar artışı açıklayacakları beklentimizden kaynaklı sonuçların piyasa tarafından NÖTR olarak karşılanmasını beklemekteyiz.
Özel sektör bankaları beklentilerine baktığımızda AKBNK yaklaşık %15 çeyreklik daralma ile göreceli en kuvvetli sonuçları açıklayabilir. GARAN sonuçlarında olduğu gibi pozitif ayrışmanın başlıca sebebi olurken düşük kredi risk maliyeti ve komisyon giderlerindeki yüksek artış diğer destekleyici faktörler olarak bekleniyor. Al – sat gelirlerinde AKBNK ve GARAN kadar artış kaydetmeyecek olması sebebiyle ISCTR ve YKBNK net karlarının çeyreklik bazda %40 – 45 oranında gerilemesi bekleniyor.
Daralma beklentilerini oluşturan temel etkenler artan fonlama maliyetleri, düşen TÜFE endeksli kağıt getirileri, artan faaliyet giderleri iki çeyrek daha devam edecek gibi gözüküyor. Yüksek kredi büyüme-sinde yavaşlama (kredi kartı ve bireysek krediler) sonucunda ücret ve komisyon gelirlerinde artış da yavaşlayacak ve al – sat giderleri de azalabilir. Sonuç olarak yılın ikinci yarısı ya da son çeyrekten önce sonuçlarda bankalarda temel anlamda belirgin bir iyileşme beklemiyoruz.
Makroekonomik politikalarda normalleşmeye dayalı Türkiye’nin risk priminin düşmesi beklentisinin fiyatlamalar arasına dahil olduğu bankacılık endeksi güçlü performansı sayesinde PD/DD çarpanları özel bankalarda 1,2x – 1,5x bandına yükselmiş durumda. VAKBN 1,1x, HALKB ise 0,9x seviyesinden işlem görüyor. Bankalarda enflasyonun altında kalan özsermaye karlılıkları, defter değerinin üzerinde çarpanları ile karşılaştırıldığında temel olarak anlam ifade etmese de yabancı girişi beklentileri bankalara katalist etki yaratıyor. BİST’in tarihi zirveleri test ettiği ve yükseliş trendinin sürmesinin beklendiği bugünlerde bankacılık sektör sonuçlarının kısa vadede kar realizasyonlarına sebep olabilir. Farklı sektörlerin bilanço döneminde ön plana çıkması beklenebilir.
Risk iştahını bankalarda artırabilecek unsurlar olarak; Orta vadede TCMB’nin döviz rezervlerinin artışına bağlı olarak yabancı kredi derecelendire kuruluşlarının kredi notu iyileşmesi ve bunun Türkiye CDS’lerinde düşüşle birlikte bankalar üzerinden yerli ya da yabancı yatırımcı tarafından pozitif karşılanması, Ekonomik politikalarıma bağlı olarak hızlı bir düşüşe yol açarak sermaye maliyetlerinin hızla geri çekilmesi olacağını düşünüyoruz.
Kaynak: İnfo Yatırım