6 Şubat 2023, Türkiye tarihine kara harflerle yazıldı. Milletçe kaybedilen ve her geçen saat sayısı artan canlar için seferber olduk. Yüreğimiz yanıyor ve yüreğimizdeki acı öyle zamanla sönecek cinsten de değil. Gelen telefonlardaki ağlama seslerini, yardım isteyen çığlıkları unutmam mümkün değilken orada canlarını yitiren afetzedelerin bu travmayı atlatmaları hiç kolay olmayacaktır. Bu yaşadığımız felaket öyle büyük ki; kimimiz afet bölgesindeki illerde, afetin tam kalbinde cansiperane hizmet verdi, kimimiz evinde içeceği sıcak çayı, çorbayı; sarınacağı battaniyeyi kendine haram görerek, ya kanını ya da ekmeğini paylaşmak için sıraya girdi. Kimimiz de verilen kanı, paylaşılan aşı en doğru şekilde bölgedeki halka ulaştırmak üzere gecelerce, uyumadan, göz kırpmadan, nöbeti devretmeden koordinasyonu sağladı…
Afetin büyüklüğü her noktaya eşit zamanda ulaşmaya imkan vermedi Ancak yaşanan öylesine büyük bir afetti ki topyekün yapılan bu mücadele afet bölgesindeki her noktaya eşit zamanda ulaşmaya müsaade etmedi. Merkez üssü Kahramanmaraş Pazarcık olan, 7,7 büyüklüğündeki ilk deprem, ülkenin doğusunda meydana gelen ve yaklaşık 33 bin kişinin hayatını kaybettiği 1939 depreminden bu yana Türkiye’yi vuran en şiddetli deprem olarak rapor edildi. Depremin etkisi öyle büyüktü ki; sarsıntıları Mısır, Lübnan, Suriye, Irak ve İran’a kadar uzanan geniş bir mesafede hissedildi. Bu depremden sadece saatler sonra 13.24’te 7,6 büyüklüğünde yeni bir deprem meydana geldi. İkinci deprem olağandışı ve ender görülen bir doğal afet olarak kayıtlarımıza geçti. Yaşadığımız bu depremin boyutunu gözler önüne sermek adına birkaç detay ve karşılaştırma ile devam etmek isterim:
– Deprem bölgesi alanı 108 bin 812 kilometrekare. Bu alan Bulgaristan’la eş değer büyüklükte, Danimarka’nın neredeyse 3 katı büyüklüğünde, Hollanda’nın 3 katından büyük bir alana eş değer.
– Depremden etkilenen nüfusumuz 13 milyon 500 bin kişi. Bu nüfus Bulgaristan nüfusunun neredeyse 2 katı, Tunus, Belçika, Ürdün, Çek Cumhuriyeti, İsveç, Yunanistan, Portekiz ve Azerbaycan nüfusunun üzerinde.
– Depremin etki alanı, 1 milyon 200 bin kilometrekare. Etki alanı öyle büyük ki; Lübnan’da evler hasar gördü, Irak ve İran’da evler sallandı, Mısır’da halk kendini dışarı attı.
– Deprem 7 kilometre derinlikte gerçekleşti. 2011’deki Japonya depremi 30 km, 1960’daki Şili Depremi 33 km, 1952’deki Rusya Kamçatka Depremi ise 21,6 km derinlikte gerçekleşmişti.
– 6 Şubat depreminde 500 km uzunlukta fay kırıldığı tespit edildi. 1906’da meydana gelen San Francisco’da 400 km, yine 1906’da Çin’de gerçekleşen depremde 300 km uzunluktaki fayın kırıldığı tespit edilmişti.
– 6 Şubat’ta gerçekleşen ve hepimizi derin üzüntüye sürükleyen bu depremin ortaya çıkarttığı enerji o kadar yüksek oldu ki; 7,7 büyüklüğündeki bu deprem 132 atom bombasına eşdeğer enerji açığa çıkarttı. Bu deprem sonucunda Türkiye 3 metre yer değiştirdi. Yukarıda rakam ve karşılaştırmalarla da görüleceği üzere öylesine eşi benzeri görülmemiş bir deprem gerçekleşti ki ülkemizde; Bu yazıyı kaleme aldığım dakikalardaki son açıklamalara göre hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısı 25 bini buldu. 80 bini aşkın yaralımız var. 12 binden fazla binanın ve 66 binden fazla bağımsız bölümün yıkıldığı açıklandı. Bu dakikadan sonra özellikle hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısının artacağını bilmek ise ruhlarımızda çöküntüye sebep oluyor. Yapılan açıklamalara göre, 26 gemi, 70 uçak ve 114 helikopter, 45 İHA ve 9 drone ile arama çalışmalarının da halen devam ettiğini görüyoruz.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!