Kimilerine göre kapitalizm kendini ilk olarak 1929 buhranında imha etti, kimilerine göreyse güçlü olanın daha güçlü kalacağını içeren bu doğa bazlı ve zamanla çok sofistike hale gelen ekonomi sistemi güçlü olanla işbirliği yapıldığı sürece hep var olacak. Bu konulara fazla girmemem gerektiğini lise yıllarımdaki Türkiye’de öğrendim.
Konut sektörü gerek küresel ekonomide gerekse de ülkemizde hep sistem kaynaklı olarak başa bela olmuştur. 2008’deki mortgage krizinin adından da anlaşılacağı üzere, konut zamanla insanların barınma ve yaşam dolayısıyla anı biriktirme alanları olmaktan çıkıp, borsa gibi altın gibi bir yatırım aracına hatta histeriye dönüşmüştür. Ancak ülkemizde konut piyasasında yaşanan durum, özellikle son iki yılda oldukça tehlikeli boyutlara varmış durumda.
İstanbul’da deprem travması yeniden harekete geçti
Yaşadığımız deprem felaketiyle yeniden harekete geçen travmanın adresi İstanbul… 1999’da yaşanan bir başka felaket İstanbul’da çok yakın zamanda büyük bir depremin olabileceği sinyalini beraberinde getirmişti. Hatta o zaman çok iyi hatırlıyorum belli semtlerde ev fiyatları çok fazla düşmüştü. Ancak geçen sürede bu fiyatlar yeniden yükseldi, bunun yerine çok daha fazla katlı beton yığınları ve genellikle pahalı semtlerde yoğun kentsel dönüşüm gördük… Ne değişti? Gerçekten bilmiyorum ama sadece uyuyan bir travma harekete geçmiş oldu!
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!