Bankanın 2015 yılı ilk altı aylık finansal sonuçlarını değerlendiren Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, “Yılın ilk yarısı özellikle Avrupa Birliği’ndeki sorunların, jeopolitik gelişmelerin, ülkemizde de seçim ortamının öne çıktığı bir dönem oldu.
Akbank bu dönemde etkin risk yönetimini ön planda tutarak müşteri odaklı gelişimini sürdürdü. Bugün hissedar yapısı, mali gücü, özkaynakları, likiditesi, aktif kalitesi, tutarlı yönetimi, altyapısı, verimliliği ve teknoloji kullanımı ile Akbank Türkiye’nin öncü bankalarından. Diğer yandan, bankacılıkta sürdürülebilirlik de önemli bir konu. Akbank da bu zorlu ve belirsizliklerin yüksek olduğu dönemde sürdürülebilirliğe ve kendini sektöründe ayrıştıran bu önemli özelliklerini korumaya özen gösterdi. Bugün Akbank ‘Türkiye’nin En Değerli Markası’. Marka değerimiz 7 senede 4 kattan fazla artarak 2.5 milyar Dolar’ın üstüne çıktı. Bu başarıda Akbank’ın belirtilen özelliklerinin ve çalışanlarının yoğun emeklerinin katkısı çok.” dedi ve şu şekilde devam etti:
“Yılın ilk yarısındaki zor piyasa koşullarına rağmen geçtiğimiz yıl sonuna kıyasla aktiflerimizi yüzde 9 büyüterek 238 milyar TL’nin üstüne çıkardık. Aynı dönemde, nakdi ve gayrinakdi kredilerimizle ekonomimizin büyümesine sağladığımız desteği aktif kalitemizi de sürdürerek 179 milyar TL’ye yükselttik.” dedi.
Akbank’ın 2015 yılının ilk yarısında 1 milyar 962 milyon TL brüt kâr elde ettiğini açıklayan Binbaşgil, “Brüt kârı üzerinden 450 milyon TL vergi karşılığı ayıran bankamızın konsolide net kârı 1 milyar 512 milyon TL oldu.” dedi.
“Reel sektörümüze verdiğimiz krediler yüzde 13’ün üstünde artışla 139 milyar TL’ye yükseldi.”
Akbank’ın reel sektörün büyümesine her zaman destek verdiğinin altını çizen Hakan Binbaşgil, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
“Ekonomimizin itici gücü reel sektörümüzün avantajlı koşullarda finansmana erişimini destekleyecek çözümler üretiyoruz. 106 milyar TL’si nakdi olmak üzere, yüzde 13’ün üstünde artışla 139 milyar TL’ye yükselttiğimiz kredilerimizle ilk altı ayda reel sektöre finansman desteği sağlamayı sürdürdük. Bu dönemde KOBİ de reel sektör içinde odaklandığımız önemli alanlardan biri oldu.” dedi.
Yılın ilk yarısında tüketicilere destek olmayı da sürdürdüklerini vurgulayan Binbaşgil, “Aynı dönemde tüketici kredileri ve kredi kartlarıyla müşterilerimize sağladığımız finansman desteği 40 milyar TL’nin üstünde gerçekleşti.” dedi.
“Takipteki kredi oranımızın düşüklüğü sağlıklı büyümemizin bir göstergesi.”
Akbank’ın 2. çeyrek sonu itibarıyla takipteki kredi oranının yüzde 1.9 seviyesinde bulunduğunu kaydeden Binbaşgil, “Sektördeki en düşük takipteki kredi oranlarından birine sahibiz. Aktif kalitemize çok önem veriyoruz. Takipteki kredi oranımızın düşüklüğü sağlıklı büyümemizin bir göstergesi.” dedi. Takipteki kredi karşılıklarına da değinen Binbaşgil, Akbank’ın genel kredi karşılıkları da dikkate alındığında takipteki kredilere yaklaşık yüzde 179 oranında karşılık ayırdığının altını çizdi.
“Yaklaşık yüzde 12 büyüyen toplam mevduatımız 136 milyar TL’nin üstüne çıktı.”
Ekonomik büyümeyi destekleyecek finansman kaynağının arkasında mevduatların bulunduğunu kaydeden Binbaşgil, “Kredi büyümesinin mevduatlardaki büyümeyle uyumlu olması bankacılık sektörünün sağlığı açısından kritik öneme sahip. Akbank olarak yenilikçi finansal ürünler ve sosyal sorumluluk projeleriyle tasarruf bilinicinin yaygınlaşması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çalışmalarımızın bankamızın mevduatına olumlu yansıdığını da görüyoruz. Yaklaşık yüzde 12 büyüyen toplam mevduatımız 136 milyar TL’nin üstüne çıktı.” dedi.
“Başarılı yurtdışı borçlanma işlemleriyle ekonomimize uygun maliyetlerle kaynak sağlamaya devam ettik.”
Global piyasalarda borçlanma maliyetinin artabileceğine yönelik beklentilerin oluştuğunu vurgulayan Binbaşgil, “FED’in yılın 2. yarısında faiz artırımı gerçekleştireceğine dair beklentiler, Yunanistan sorununun çözüm sürecinde oluşan belirsizlikler yatırımcıların risk alma iştahını ve uluslararası finansal görünümü olumsuz etkiliyor. Bu zorlu ortam da dahi yatırımcıların Akbanka olan güveninde hiç bir değişiklik olmadığını görüyoruz. Eurobond ve ipotek teminatlı menkul kıymet ihraçları, sendikasyon kredisi ile yılın ilk yarısında yaklaşık 2.4 milyar Dolarlık işleme imza attık. Başarılı yurtdışı borçlanma işlemleriyle ekonomimize uygun maliyetlerle kaynak sağlamaya devam ettik.” dedi.
“Mobil bankacılıkta ve müşteri memnuniyetinde öncüyüz.”
Bankacılık sektöründe başarının yolunun müşteriyi çok iyi tanımaktan ve üstün hizmet kalitesinden geçtiğini vurgulayan Binbaşgil, “Gelişmiş Müşteri İlişkileri ve Kalite Yönetimi Sistemlerimizle bu konuda sektörümüze öncülük ediyoruz. Son 5 senede mobil teknolojilere ve IT’ye 500 milyon doların üstünde yatırım yaptık. Akbank Direkt Mobil uygulamamız, Barselona Mobil Dünya Kongresi’nde ‘Dünyanın En İyi Akıllı Telefon Uygulaması’ olarak seçilmişti. Kalder – Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi araştırmasında özel bankalar arasında birinci olduk. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını öngörerek, onlara en doğru kanaldan en pratik finansal ürünleri sunuyoruz. Bu özelliğimiz Akbank’ı müşteri tercihlerinde daha da yukarılara taşıyor.” dedi.
“Ödül ve başarılarımıza yenilerini eklemeyi sürdürdük.”
Akbank’ın 2015’in ilk yarısında ödül ve başarılarına yenilerini eklediğini söyleyen Binbaşgil, “Yılın başında Brand Finance tarafından gerçekleştirilen araştırmada ‘Türkiye’nin En Değerli Banka Markası’ olmuştuk. Dünyanın en değerli banka markalarının bulunduğu sıralamada son 7 yılda nerdeyse 100 basamak yükselerek 81. sıraya yerleştik ve önemli bir başarı yakaladık. Bu başarımızı, ‘Türkiye’nin En Değerli Markası’ ünvanını alarak daha da ileriye taşıdık. Bunun yanında, Global Finance Akbank’ı bir kez daha ‘Türkiye’nin En İyi Bankası’ seçti. Akbank ayrıca aynı yayının gerçekleştirdiği ‘Dünyanın En İyi Hazine ve Nakit Yönetimi 2015′ araştırmasında ‘Türkiye’nin En İyi Nakit Yönetimi Bankası’ seçildi.” dedi.
İyi bankacılığın herşeyden önce güçlü bir ekip işi olduğunun altını çizen Binbaşgil, “Başarılarımızın mimarı şubelerden üst yönetime kadar tüm Akbanklılar. Tüm bu çalışmaları ve yatırımları çalışanlarımızın yüksek motivasyonu, enerjisi ve yaratıcılığı olmadan başarmak mümkün değil. Başta müşterilerimiz, hissedarlarımız ve çalışanlarımız olmak üzere bütün paydaşlarımıza teşekkür ediyorum.” dedi.