Akbank Hisse Yorumu
Analist Toplantı Notları
Fiyat (TL/hisse): 9,94
Hedef fiyat (12A, TL/hisse): 11,04
Potansiyel getiri: 11%
Akbank dün olağan yıllık analist toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda Banka Yönetimi 2018 yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Toplantıda aynı zamanda bankanın digitalleşme süreci anlatıldı. Bu süreçte bankanın sadece mobil işlerinde değil aynı zamanda risk yönetimi ve çalışanların günlük operasyonel işlerinde de yeni teknolojilerden faydalanacağı belirtildi. Bu sürecin banka satışlarına (çapraz satış) da ciddi katkısı bulunmakta birlikte gider kontrolünde de etkin olunması sağlanacaktır. Bankanın hedefi, 2020’den sonra maliyet gelir oranını %30’lara düşürmek (mevcut %34), 5000 m2 alanda 250 milyon dolar harcamayla yapılan yeni bilgi ve işlem merkezini 2019’da tamamlamaktır. 2018 yılı projeksiyonları içerisinde; 2018 yılı ilk çeyreğinden sonra IFRS 9’a geçiş ve OTAŞ kredilerinin Grup 2 altında muhasebeleştirilmesi (yakın izleme) dışında operasyonel duyurularda yeni bir beklenti bulunmuyor. İlaveten banka 2018 yılında temettü arttırımına gidebileceğini belirtti. Geçtiğimiz yıl toplam net karın %21.5’u ödenmişti, 2018 yılında ise %25-30 aralığında olması bekleniyor.
2018 yılı için bankanın beklentileri şu şekilde:
• 4.5% GSYH büyümesi and 9% TÜFE (Gedik Büyüme: %4.0, Gedik TÜFE: % 9.0)
• 13-15% kredi büyümesi (Gedik: 11%), 12-14% sektör kredi büyümesi (Gedik 10.5%)
• 13-15% mevduat büyümesi (Gedik: 12.8%)
• 15.5-16% özvarlık kârlılığı (Gedik: 15.1%)
• 13% faaliyet giderleri büyümesi (2% tek seferlik yatırımlardan) – (Gedik 9%)
• 15% ücret-komisyon büyümesi (Gedik: 12%)
• 35% maliyet/gelir oranı (Gedik: 35%)
• Sermaye Yeterlilik Rasyosu 15% (Gedik 15%)
• 12% hisse başına kâr büyümesi (Gedik: 12%)
Banka ayrıca 2019 yılı için % 15 – 17 aralığında özvarlık kârlılığı hedeflediğini de ifade etti.
Bu bilgiler doğrultusunda; modelimizde ana kalemlerdeki ufak olası değişikliklere rağmen, hedef değer tahminimizde bir değişiklik olasılığı şuan için düşük gözükmektedir. Diğer taraftan IFRS 9’un tam olarak uygulamaya geçmesinden sonra bundan sonraki dönemde özellikle provizyon ve risk maliyetlerinin nasıl şekilleceğinin daha net anlaşılmasını ve ekstra çalışma yapılmasını gerekmektedir. Karşılıkların 500 milyon TL’si 2017 yılı dördüncü çeyrekte genel karşılıklardan serbest karşılıklara geçecektir (kar etkisi yok). Toplam karşılık oranı %160 seviyesinde kalırken, ekstra 1.8 milyar TL karşılık OTAS konusundan dolayı elenmiş gözükmekte, Dolayısıyla, bu karşılıklardan 2018’de kar yönetimi bekleyen analistler bu hususta hayal kırıklığına uğrayacaklardır. Zira biz 2017’de bahsedilen nedenden dolayı bu karşılıkların bir fırsat yaratmadığını defalarca belirtmiştik. Akbank’ı izleyen diğer bankalar da bu yıl buna benzer stratejileri izleyeceğini düşünmekteyiz. Son olarak, banka finansal tablo sonuçlarını 31 Ocak’ta duyuracağını açıkladı.