Yaşar Erdinç – 14.02.2018
Piyasalar bu aşamada, dış piyasalardaki gelişmelerle çok sıkı bir korelasyon içindeler.
ABD endekslerindeki sert düşüş sonrasında, genel tedirginlik devam ediyor. Bu aşamada sadece bizde değil, ABD’de de kafa karışıklığı var. ABD faizlerinin her yükselişi borsaları vuruyor. Faizler gerilemeye başladığında ise borsalarda rahatlama görüyoruz. Şu an piyasaların daha da bozulmasını engelleyecek görüş olarak “Piyasalardaki türbülans nedeniyle FED faiz artırmak konusunda acele etmez” görüşü öne sürülüyor. Fakat kazın ayağının böyle olmadığını düşünüyorum.
Daha önceki yazılarımda vurguladığım bir konuyu tekrar gündeme getireceğim. ABD’de faizler artarken, altın da artıyordu. Bunun en temelinde yatan sebep, piyasalar FED’in faiz artırmak konusunda aceleci olmayacağını ve enflasyonun gerisinde kalacağını düşündüğü için, altın faiz artarken arttı. Ayrıca yanlış bilinen bir konu daha var. Altın ile faizler arasında aslında ters bir ilişki var ama bu ilişki nominal faizlerden ziyade reel faizlerle ilgilidir. Yani nominal faizlerden enflasyonu çıkarttığınızda ortaya çıkan faizin (reel faizin) düşeceği düşünülüyorsa altın artış trendine girebilir. Son 2 haftada altının düşmesinin ana nedeni, FED’in faizi daha sık artıracağı beklentisidir. Fakat, piyasalardaki türbülans nedeniyle, “FED, faizleri hızlı artırmaz” düşüncesi nedeniyle son 3 günde altın tekrar yükselişe geçti. Dolayısıyla volatilite devam ediyor. Dow endeksi dün %0.26 değer kazandı ama cılız bir yukarı hareketti ve büyük olasılıkla önümüzdeki bir kaç gün içinde yeni gerilemeler göreceğiz.