Küresel sistemde bugün basılı olarak tedavülde olan ABD doları miktarı yaklaşık 2.2 trilyon dolar civarında. Buna karşılık, küresel finans sisteminde tasarruf olarak tutulan, kredi olarak dönen, dolar cinsinden piyasaya sürülmüş kamu ve özel sektör tahvillerini, üstüne merkez bankası rezervlerinde duran ABD doları miktarını alta alta topladığınızda karşınıza 1 katrilyon doların üzerinde, tedavüldeki fiziki dolar miktarının bin katı bir değer çıkıyor. Sadece ABD ekonomisinde kaydi para olarak ifade edebileceğimiz geniş para arzı tanımı olan M2 ile ABD ekonomisinde fiziki olarak dolaşımdaki parayı karşılaştırsak yüzde 11. Dünyada fiziki olarak var olan dolar miktarını farklı kupürlerde banknot olarak saydığımızda 50 milyar adeti geçen kupürden söz ediyoruz.
Oysa, bu hafta 80. yılı kutlanan, Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Bankası ve aynı adı taşıyan bir uluslararası bir para sisteminin kurulmasını sağlamış olan Bretton Woods Anlaşması küresel ekonomik sistem için dünyanın önde gelen ekonomileri için uzunca bir süredir umut edilen istikrarlı bir küresel kur sistemini vadediyordu. 1944’de hayat bulan uluslararası sistem, çok değil, 25 senede dağıldı. 1970’lerin başlarından bu yana, uluslararası ekonomik sistemde ‘kirli dalgalanma’ olarak anlandırdığımız, küresel finans sisteminin aktörleri, ama daha çok büyük spekülatörlerin insafına kalmış, merkez bankalarının kendi para birimlerinin değerini korumada giderek daha zayıfladıkları bir 55 yıllık dönemi geride bırakmış durumdayız. ABD bizzat kendi eliyle doların altına konvertibilitesini sona erdirmiş olsa da, ilk etapta ülkeler doları rezerv para olarak tutmayı sürdürdüler.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!