Utku Altunöz – 02.01.2015
Kıymetli takipçilerim. Öncelikle 2015 yılının hepimize önce sağlık, sonra barış mutluluk ve bol kazanç getirmesini temenni ediyorum. 2015 yılının özellikle seçim yılı olması nedeniyle çeşitli ekonomik gelişmeleri de beraberinde getireceği aşikâr. 2014 yılında birçok ülkenin resesyonla mücadelesi ve Rusya’da bir önceki yazımda belirttiğim Rubledeki değer düşüklüğü sorunu 2015 yılında da muhtemelen çokça konuşulacak. Resesyonla mücadele eden Japonya ve birçok Avrupa ülkesinin radikal para politikaları uygulamalarına 2015 te de devam etmesi muhtemel. Türkiye ekonomisine baktığımızda TÜİK’in açıkladığı verilere göre, üçüncü çeyrekte son iki yılın en düşük büyüme oranı olan yüzde 1,7’yi gördük. Özellikle bankacılık kesiminde yapılan reform niteliğindeki kararlar sonucunda gerek kredi kullanımı gerekse kredi kartı kullanımı ciddi oranda düştü. Bu durumun sonucu olarak iç talebimizde ciddi bir azalma meydana geldi.
Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler 2015 (WESP) raporunda Birleşmiş Milletler, Dünya ekonomisinin 2014 yılını yüzde 2,6 büyüme oranı ile kapatacağını söylüyor. 2015’de ilişkin yüzde 3,1, 2016 yılında ise yüzde 3,3 ekonomik büyümenin tahmin edilmekte. Çin yüzde 7,3 ile 2014 yılının üçüncü çeyreğinde son 5 yılın en düşük çeyreklik büyümesini elde ederken, Japonya ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 1,6 oranında daraldı. Sn. Babacan 2015 beklentilerini maddeler halinde vermek istiyorum.
- Büyümeye ilişkin hedefleri açıklarken de, 2014 yılına ilişkin büyüme hedefinin yüzde 3.3 düzeyine çekildiğini belirterek, 2015 yılı için yüzde 4.0 ve 2016 ile 2017 yılları için de yüzde 5.0 büyüme hedeflendiğini açıkladı.
- Cari işlemler açığını bu yıl ve 2015 yılında 46 milyar dolar, 2016 yılında 49.2 milyar dolar ve 2017 yılında da 50.7 milyar dolara olarak öngördüzlerini vurgulayan Babacan, cari açığın gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranını da bu yıl yüzde 5.7 öngördüklerini ve 2017 sonunda yüzde 5.2’ye düşürmeyi hedeflediklerini söyledi.
- Türkiye’deki tasarruf oranlarının düştüğüne de işaret eden Babacan, tasarrufların GSYH’ye oranının da 2014 yılında yüzde 14.9 düzeyine çıkacağını öngördüklerini belirterek, Tasarrufların GSYH’ye oranının 2015 yılında yüzde 15.2, 2016’da yüzde 16.2, 2017’de yüzde 17.1 olmasını hedefliyoruz” dedi.
- Türkiye’deki tasarruf oranlarının düştüğüne de işaret eden Babacan, tasarrufların GSYH’ye oranının da 2014 yılında yüzde 14.9 düzeyine çıkacağını öngördüklerini belirterek, Tasarrufların GSYH’ye oranının 2015 yılında yüzde 15.2, 2016’da yüzde 16.2, 2017’de yüzde 17.1 olmasını hedefliyoruz” dedi.
- OVP’de işsizlik oranının üç yıl boyunca yüzde 9’un üzerinde kalacağı da öngörüldü. Buna göre, bu yıl yüzde 9.6 düzeyinde beklenen işsizlik oranının, gelecek yıl yüzde 9.5’e, 2016 yılında yüzde 9.2’ye ve 2017 yılında yüzde 9.1 düzeyine gerilemesi hedeflendi.
- OVP’de öncelikli hedef olarak belirlenen enflasyonun bu yıl sonunda yüzde 9.4 düzeyine kadar çıkması öngörüldü.
Babacan, enflasyonun 2015 yılında yüzde 6.3 düzeyine çekilmesini, sonraki iki yılda da, Merkez Bankası’nın da hedefi olan yüzde 5.0 gerilemisinin hedeflendiğini söyledi.
Kıymetli takipçilerim. İlgili maddelerin hepsini önümüzdeki aylarda TUİK rakamları açıkladıkça inceleyerek gerçekleşmeleri değerlendireceğiz. Önce Hayaller ölür, sonra insanlar der Shakespeare. Hayallerinizin gerçeğe dönüştüğü bir yıl olması umuduyla…
Yrd. Doç. Dr. Utku Altunöz
E-mail: utkual@hotmail.com
https://twitter.com/utkualtunoz