Servis modeli bankacılığında hareketli günler

1984 yapımı efsane film Karate Kid’de Bay Miyagi, genç Daniel’a dövüş sa­natlarını öğretirken, sabrın ve doğru stratejinin önemini vurgulamıştı. Fi­nans dünyasında da bu prensipler ge­çerli. Teknolojik gelişmelerin etkisiyle doğan Servis Modeli Bankacılığı (Ban­king-as-a-Service, BaaS), bankacılığın yeni bir dövüş sanatı olarak sahnede ye­rini aldı.

BaaS, bankaların dijital hizmet­lerini üçüncü parti platformlara enteg­re ederek, geleneksel bankacılık yapısını dönüştürüyor. Özellikle e-ticaret şirket­lerinin ilgisini çeken bu model hem kul­lanıcı deneyimini geliştiriyor hem de fir­maların sundukları hizmet yelpazesini genişletiyor.

BaaS’ın bu hızlı yükselişinde, e-ticaret devi Rakuten gibi şirketler öncü rol oy­nadı. 1997 yılında Hiroshi Mikitani ta­rafından Japonya’da kurulan şirket, baş­langıçta sadece bir çevrimiçi pazar yeri olarak yola çıktı. Ancak, şirket zamanla fintech ve dijital hizmetlere yönelerek kendini yeniden tanımladı. Şirket, kul­lanıcılarına sunduğu hizmetleri çeşit­lendirmek ve daha kapsamlı bir alışve­riş deneyimi sunmak için BaaS modeline entegre oldu. Bu dönüşüm, Rakuten’i bir e-ticaret platformundan çok daha fazlası haline getirdi.

Bugün Rakuten, dünya genelinde mil­yonlarca kullanıcıya hizmet veriyor. 2023 yılı itibarıyla yıllık yaklaşık 18 mil­yar dolarlık gelir elde eden şirket, ay­nı zamanda 20.000’den fazla çalışanıyla küresel bir iş gücüne sahip. Şirketin bu büyümesinin, şirketin kullanıcı odaklı yaklaşımı ve yenilikçi stratejilerinin bir sonucu olduğunu söyleyebilirim. Kulla­nıcı tabanı ağırlıklı olarak Asya, Kuzey Amerika ve Avrupa’da yoğunlaşırken, şirketin sunduğu hizmetler sayesinde müşteri bağlılığı önemli ölçüde artıyor.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!